Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde 21 Ağustos 2024 tarihinde kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran’ın ölümünün üzerinden tam bir yıl geçti. Minik Narin’in cansız bedeni 19 gün süren aramalar sonrası, Eğertutmaz Deresi yakınlarında bir çuval içinde bulunmuştu. Ailenin yaşadığı derin acı ve olayın ardından gelişen hukuki süreçler toplumda geniş yankı uyandırmıştı. Acılı baba Arif Güran’dan, olayın yıldönümünde yeni açıklamalar geldi.
Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde yaşayan Narin Güran, 21 Ağustos 2024’te aniden ortadan kayboldu. Ailesi durumu aynı gün güvenlik güçlerine bildirirken, arama çalışmaları sonucunda 8 Eylül 2024’te Narin’in cansız bedenine ulaşıldı. Eğertutmaz Deresi kenarında, bir çuval içinde bulunan talihsiz kızın ölümü, bölge halkı ve Türkiye genelinde derin üzüntüye sebep oldu.
Aile üyelerine ağırlaştırılmış müebbet ve hapis cezaları
Narin Güran’ın ölümüyle ilgili yürütülen soruşturmada, anne Yüksel Güran, ağabeyi Enes Güran ve amca Salim Güran ‘iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ayrıca, olayla bağlantılı olan Nevzat Bahtiyar’a ise ‘suç delillerini yok etme’ ve ‘gizleme veya değiştirme’ suçlarından 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Bu kararlar, kamuoyunda tartışmalara neden olurken, aileye yönelik tepkiler de sürüyor.
Acılı aile mezarlık ve köyde mevlit hazırlığında
Minik Narin’in ölümünün birinci yılı nedeniyle, aile tarafından mevlit okutulması planlanıyor. Sabah saatlerinden itibaren mezarlık ve köy alanı ziyaretçi akınına uğrarken, Güran ailesi kendi imkanlarıyla kurdukları çadırda ağırlamaları sürdürüyor. Acılı aile, bu zor günlerde destek beklediklerini ifade ediyor.
Cezaevi ziyaretinde kolu kırıldı
Dün, tutuklu eşi Yüksel Güran ve oğlu Enes’i Erzincan Cezaevi’nde ziyaret eden baba Arif Güran, talihsiz bir kaza geçirerek düştü ve kolunu kırdı. Kolu alçıya alınan Arif Güran, yaşadığı zorluklara rağmen basın mensuplarına yaptığı açıklamada, yaşanan acılara ve ailesine yönelik haksızlıklara dikkat çekti.
Baba Güran’ın umut ve sitem dolu sözleri
Arif Güran, “Keşke ben ölseydim, benim kızıma bir şey olmasaydı” diyerek, her türlü zorluk ve acıya rağmen aile olarak büyük bir mücadele verdiklerini dile getirdi
Cezaevindeki eşinin ziyaretinde ağladığını ve tek dileğinin adalet olduğunu belirten Güran, “Dün Erzincan'daydım, annesi ile görüştüm. Görüşmenin yarım saati zaten ağlamakla geçti. Onun tek söylediği şey, ‘Rabbim benim kızımın hakkını bırakmasın.' Dünyada böyle bir zulüm yoktur. Toplumun artık olaylara başka bir açıdan bakması lazım” ifadelerini kullandı.
Ziyaret sırasında düşüp kolunu kırmasına rağmen umudunu kaybetmediğini vurgulayan Arif Güran, “Kızıma mı yanayım, eşime mi yanayım, oğluma mı, aile fertlerine mi? Rabbim hayırlı bir kapı açsın. Vicdan olmadığı takdirde herkes her şeyi söyleyebilir” dedi.