22 Kasım'da Rusya'nın başkenti Moskova'ya giden ve yaklaşık bir aydır burada bazı temaslarda bulunan Vali Yardımcısı Mustafa Atsız, Rusya gezilerini de fotoğraflarla ölümsüzleştirerek sosyal medyadan takipçileriyle paylaştı.
Atsız, önceki gün Rusya'nın Sankt Peterburg şehrinde bir restorantta yaşadığı olayı sosyal paylaşım sitesi facebook'tan takipçilerine aktardı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın haşhaşiler benzetmesi yaptığı cemaate göndermede bulunan Atsız, bazı kişilerin Kazak iş adamı ve ileri gelenlerini Türkiye Cumhuriyeti hükümeti aleyhine nasıl zehirlemeye calıştıklarını gözleriyle gördüğünü söyledi.
Atsız, şunları söyledi :"Snt. Petersburg'ta İtalyan Restorant'ta haşhaşilerin Kazak iş adamı ve ileri gelenlerini Türkiye Cumhuriyeti hükümeti aleyhine nasıl zehirlemeye çalıştıklarını gözlerimle gördüm. İhanetin böylesine diyecek söz bulamıyorum. Cehenneme kadar yolları var."
'Sevgili dostlarım paylaşalım. Bu namussuzların ipini pazara çıkartalım' diyen Atsız'ın bu paylaşımı takipçilerinden yüzlerce beğeni aldı.
ERDOĞAN CEMAATİ HAŞHAŞİLERE BENZETMİŞTİ
Recep Tayyip Erdoğan da 2014 yılında dönemin Başbakanı iken yaptığı mitinglerde cemaati ve Fethullah Gülen'i eleştirmiş, cemaate iki kez Haşhaşi göndermesi yapmıştı. Erdoğan, o zamanlar "Büyük Selçuklu devletinde Haşhaşiler denilen gözü dönmüş, gizli bir örgütün devlet bünyesini nasıl esir almaya çalıştığını, düşmanlarla İşbirliğine gittiğini asırlar önce gördük. Türkiye Cumhuriyeti devleti, bu sinsi virüslere, sızıntılara asla geçit vermez" demişti.
KİM BU HAŞHAŞİLER?
Tarih kaynaklarına göre, Haşhaşiler, 1090 yılının eylül ayında İsmaili din adamı Hasan Sabbah tarafından kurulmuş bir dini tarikat ve siyasi bir örgüt. Tarikat 11.yy'da İsmaililik mezhebi esaslarına dayanan Fatımiler devleti içindeki dinsel bir hizipleşme sonucu ortaya çıktı. Bu hizipleşme sonucu ortaya çıkan iki koldan biri olan Nizarilik kolunun temsilcisi olan Haşhaşin Tarikatı önce İran sonra da Suriye'ye yayıldı. Kuşatılması ve ele geçirilmesi güç kaleler temelinde örgütlenmiş olan Haşhaşin Tarikatı önemli kişilere yönelik suikastlere dayanan etkili bir askeri strateji geliştirerek Orta Çağ İslam dünyasında çok önemli ve farklı bir güç olarak ortaya çıktı. Haşhaşin Tarikatı ideolojik açıdan dönemin Sünni siyasi ve dini çevrelerini düşman olarak gördü. Özel olarak da Abbasi Halifeliği ve onun koruyucusu olan Büyük Selçuklu Devleti esas düşmanları oldu. Topluluk, suikastleriyle tanınırken, iddialara göre suikastlerden önce kendilerinden geçmek için içtikleri haşhaştan isimlerini almışlardır. Topluluğun, Büyük Selçuklu Devleti zamanında terör estirip, pekçok üst düzey devlet adamını ve Abbasi soyunu öldürdüğü biliniyor. Bu kötü şöhretleri sayesinde, çoğu batı dilinde suikastçi anlamına gelen assasin kelimesi Haşhaşi kelimesinden gelmiştir. Romanlara ve filmlere konu olan Haşhaşiler, sarp bir kayalığın tepesinde, ulaşılmaz Alamut Kalesi'nde yaşamışlardır.