Beni benden daha iyi tanıyan ve bilen yok... Peki ya sizi...

Abone Ol

Planlayıp okuduğum kitaplarım- okuyamadığım kitaplarım... İki bölüme de rakamlar koyarak ilerledi önüme çizdiğim şablondaki hayatım. Rakamlar nerede tükendi ve nerede aktı gitti... Bende Azizim. Kendime meydan okudum sınır tanımamaksızın. Bu tablo “içimdeki beni” harekete geçirmek için bir rehberdi. Yaşım, yaşanmışlıklarım, tipim engel olamazdı rakamların tükenmişliğine ya da akıp gitmesine. Hayallerimi ve hayatımı gerçekleştirecek gücün sadece kendim olacağına inancımı biraz daha sabitleştirdim. Vizyonumu, düşlerimi ve ne istediğimi bilmek kendimizi gerçekleştirmenin yakıtıydı. Ve ben o yakıtı azar azar almışım. Çünkü anladım ki içimi kıpırdatan düşler ile ilgili olmayan hiçbir konuda ne beynim ne bedenim harekete geçmiyor. Ve o yakıtı azar azar almak yerine; yakıt tankını doldurmalıydım. Ben buna “kendini keşfe çık...” diyorum. Bu kadar yorucu ve yorgun bir hayatta haydi sizde nefes alın hem de en derinden ve kendinizi keşfe çıkmaya ne dersiniz?

PUKÖ döngüsü...! Planla Uygula Kontrol Et Önlem Al...

İnsanlar geleceğe dair hayaller kurarlar ve bazıları bunları gerşekleştirmek için uğraşırken bazısı ise daha ilk zorlukta pes eder hayallerinden. Amacına ulaşmak için gayret edenler kendi çizgilerini belirlemişlerdir ve nereden nasıl ulaşacağını bilirler. Kendimizi keşfe çıkarken izleyeceğimiz yol PUKÖ’dan geçecek. Her şeyi bir plan dahilinde yaşayınca sanmayın hayatımız monotonlaşacak. Sakin... Olumsuzluk yok efendim. Karmaşık görünen hayatlarımız, işlerimiz bir düzende olacak ve kendimiz için vakit kazanacağız, kendimize daha çok zaman ayıracağız. Hiçbir başarı ya da mükemmel bir hayat tesadüf değildir. Belli bir plan dahilinde yaşayan insanlar her zaman kendini kanıtlama şansı bulmuştur. Unutmayın değişim insanın kendisinde başlar. Yaşadığınız her sorunu bir fırsat olarak görürseniz, değişmek ve sorunlarınıza çözüm bulmak için cesaretinizi öne çıkarırsınız.

Sizi siz keşfetmelisiniz sakın izin vermeyin başkasının sizi keşfetmesine. “Yerin seni çektiği kadar ağırsın. Kanatların çırpındığı kadar hafif. Kalbinin atıığı kadar canlı. Gözlerin uzağı gördüğü kadar genç. Sevdiklerin kadar iyisin, nefret ettiklerin kadar kötü. Yaşadıklarını kar sayma. Yaşadığın kadar yakınsındır sonuna...” CAN YÜCEL

Saygı ve sevgilerimle...