Almanya, İsveç, Hollanda ve Belçika başta olmak üzere Avrupa’nın birçok ülkesinde yaşayan on binlerce Türk vatandaşı yaz aylarını geçirmek üzere memleketleri Kulu’ya geliyor. Bu göç dalgası yalnızca sosyal hayatı değil, ekonomik dinamikleri de kökten değiştiriyor. İlçedeki pek çok işletme, ürün fiyatlarını euro veya dolar cinsinden belirliyor. Restoranlardan giyim mağazalarına kadar birçok işletme dövizle ödeme kabul ediyor. Hatta bazı esnaflar, TL kabul etmediklerini açıkça belirten uyarılar asıyor.
Bankalarda Döviz Kuyruğu, Özel Vezneler Açıldı
Dövizle alışverişin yaygınlaşması, ilçedeki banka şubelerinde de dikkat çeken bir yoğunluk yaratmış durumda. Gurbetçiler, nakit ihtiyaçlarını karşılamak için banka önlerinde uzun kuyruklar oluşturuyor. Döviz işlemlerine özel vezneler oluşturulurken, bazı şubeler sadece döviz bozdurma işlemlerine hizmet veriyor. Kulu’daki bankacılık hacminin yaz aylarında birkaç kat arttığı ifade ediliyor.
'Kuluforniya': Bir Mizah Değil, Gerçek Bir Tanım
İlçede yaşayanlar ve gurbetçiler arasında Kulu’ya esprili bir şekilde “Kuluforniya” denilmeye başlandı. Ancak bu lakap artık bir şaka olmaktan çıkıp ilçenin yeni kimliğini yansıtan bir tanıma dönüşmüş durumda. Avrupa kültürüyle iç içe geçmiş yapısı, dövize dayalı ekonomisi ve gurbetçi etkisiyle Kulu, yaz aylarında adeta bir Avrupa kasabasına dönüşüyor. İlçede Almanca konuşmak, euro ile alışveriş yapmak ve Avrupa tarzı hizmet görmek sıradan hale gelmiş durumda.
Esnafa Bayram, Ciroya Rekor
Gurbetçilerin gelişiyle birlikte ilçedeki ticari hayat canlanıyor. Marketler, restoranlar, kafeler, kuyumcular, emlak ofisleri ve tekstil mağazaları başta olmak üzere tüm sektörlerde yoğunluk yaşanıyor. Birçok esnaf yılın en yüksek cirosunu bu dönemde yapıyor. Öyle ki, bazı işletmeler sadece yaz sezonundaki kazançla tüm kış aylarını geçirebiliyor. İlçede yapılan harcamaların büyük kısmının döviz üzerinden gerçekleşmesi, esnaf için ayrı bir kazanç anlamına geliyor.
Büyük Markalar da İlçeye Akın Ediyor
Kulu’daki bu ekonomik hareketlilik, yalnızca küçük esnafın değil büyük şirketlerin de dikkatini çekmiş durumda. Ulusal ölçekte faaliyet gösteren zincir mağazalar ve kurumsal markalar, yaz aylarındaki potansiyeli değerlendirmek için ilçede şube açıyor. Giyimden teknolojik ürünlere kadar pek çok alanda faaliyet gösteren bu markalar, Kulu’da yüksek satış oranlarına ulaşıyor.
Yazlık İlçe, Kışın Sessizliğe Bürünüyor
Kulu’nun dövizle hareketlenen bu canlı yapısı, eylül ayından sonra yerini sakinliğe bırakıyor. Gurbetçilerin ülkelerine dönmesiyle birlikte ilçede hem nüfus hem de ekonomik hareketlilik azalıyor. Ancak yaz dönemindeki kazanç, birçok işletme için yılın geri kalan kısmını finanse etmeye yetiyor.
Gurbetçi Etkisiyle Dönüşen Bir İlçe
Kulu örneği, gurbetçilerin ekonomik ve sosyal etkisinin ne kadar büyük olduğunu bir kez daha gösteriyor. Dövize endeksli yaşam tarzı, yurtdışı bağlantılı alışveriş alışkanlıkları ve uluslararası para birimlerinin hâkimiyeti, ilçeyi Türkiye’nin diğer bölgelerinden tamamen farklı bir noktaya taşıyor. Kulu artık yalnızca bir memleket değil; kültürel geçişin ve ekonomik dönüşümün adeta canlı bir örneği.