Ekonomi

Evi olanlar bu kez üzülecek: İşte hepsinden istenecek ücret

Konut sektöründe 2026 yılıyla birlikte büyük bir değişim kapıda. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ile belediyelerin başlattığı yeni düzenleme, konut rayiç bedellerini gerçek piyasa değerlerine yaklaştıracak. Artık tapuda düşük gösterim dönemi sona eriyor. Bu değişiklik hem alıcı hem satıcı için güven ortamını güçlendirecek. Peki, yeni sistemin detayları neler ve hane sahiplerini nasıl etkileyecek?

Abone Ol

Yeni düzenleme ile birlikte konutların rayiç bedellerinin 10 ila 15 kat artırılması bekleniyor. Türkiye genelinde 38 milyon konutun bulunduğu ülkede, bu artış sektörde ciddi bir şeffaflık sağlayacak. Mevcut rayiçlerin düşük tutulması nedeniyle yıllık vergi kaybının 6 milyar doları aştığı tahmin ediliyor. Bu fark, tapuda beyan edilen değerler ile gerçek satış fiyatları arasındaki uçurumdan kaynaklanıyor. Artış, sadece vergi gelirlerini artırmakla kalmayacak; aynı zamanda eksik sigorta sorunlarını da azaltacak.

Vergi adaleti ve eksik sigorta sorunu sona erecek
Uzmanlar, düşük gösterilen tapu değerlerinin eksik sigortaya yol açtığını belirtiyor. Afet durumlarında konut sahipleri ciddi mağduriyetler yaşayabiliyor. Yeni sistemle birlikte tapuda beyan edilen rakamlar piyasa değeriyle örtüşecek. Böylece hem vergi kaybı önlenecek hem de mülk sahiplerinin sigorta güvenliği güçlendirilecek. Kentsel dönüşüm projelerinde yaşanan finansman sorunları da bu düzenleme ile önemli ölçüde azalacak.

Kayıt dışı dönemi bitiriyor
Yeni uygulama, alıcı ve satıcı arasındaki değer tartışmalarını ortadan kaldıracak. Tapu işlemlerinde hukuki güvence artacak ve kayıt dışı işlemler tarihe karışacak. Gayrimenkul danışmanları, bu adımın konut sahipleri için prestij ve maddi kazanım sağladığını vurguluyor. Devletin gelirlerindeki artış, sektörde sağlam bir finansal yapı kurulmasına yardımcı olacak.

Sektöre etkisi ve geleceğe dair beklentiler
2026’dan itibaren uygulanacak bu sistem, konut piyasasında şeffaflık ve güveni artıracak. Tapuda düşük değer beyanının son bulmasıyla gayrimenkul alım-satım işlemleri daha düzenli hale gelecek. Kentsel dönüşüm projeleri hızlanacak ve yatırımcılar ile alıcılar arasındaki güven ortamı güçlenecek. Uzmanlar, bu adımın uzun vadede Türkiye’nin konut piyasasını daha sürdürülebilir hâle getireceğini belirtiyor.