Asayiş

Kayseri'de 17 yaşındaki Yağmur’un ölümünde çarpıcı gelişme!

Sevgilisi Yağmur Ç.’yi (17) silahla vurarak ölümüne sebep olduğu iddiasıyla tutuklanan Fehmi D. (27) hakkında açılan davanın görülmesine başlandı. İşte detaylar...

Abone Ol

Silahla vurularak öldürülen sevgilisi Yağmur Ç.’nin (17) ölümü sonrası müebbet hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan Fehmi D. (27)’nin yargılanmasına başlandı.

Ne olmuştu?

Olay, 19 Ocak’ta saat 03.00 sıralarında Kocasinan ilçesi Şeker Mahallesi 5265 Nolu Sokak’ta meydana geldi. Yağmur Ç. ile sevgilisi sözleşmeli er Fehmi D. bir araya geldi. Bu sırada Yağmur Ç., Fehmi D.’nin ruhsatsız silahıyla başından vuruldu. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yağmur Ç. hayatını kaybederken Fehmi D. tutuklanarak cezaevine gönderildi.

İlk duruşma Yapıldı

Olayla ilgili açılan davanın ilk duruşmasına tutuklu sanık Fehmi D., Yağmur Ç.’nin annesi T.Y.B., taraf avukatları, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatları, Kayseri Barosu Kadın Hakları Komisyonu üyesi avukatlar katıldı.

‘Ben vurmadım, kendisi ateş etti’

Mahkemede konuşan tutuklu sanık Fehmi D., “Suçlamayı kabul etmiyorum. Yağmur’la 2-3 yıldır tanışıyoruz. Olay günü Yağmur Ç.’yi evinden aldım. Y.Ç. ile kendi aramızda yüzük takmıştık. Yağmur Ç. yanımdayken telefonuna bildirim geldi. ‘O kim?’ dedim. ‘Eğitim alacağım şahıs’ dedi. Tartıştık. ‘Beni eve bırak’ dedi. ‘Annen alsın ya da o mesaj atan alsın’ dedim. O çıktı, 2 saat sonra da ben çıktım. Talas’a gittim. Sonra tekrar geze geze eve gidiyordum. Benzinlikteyken Yağmur Ç.’nin paylaşımını gördüm. İçime dert oldu. Bir kez aradım, açmadı. Mesaj attım. Evlerinin oraya gittim. Mesaj atmaya devam ettim. ‘Evde değilim’ dedi. Yukarı çıktım. Kardeşi mesaj atmış. ‘Evde değilim, git’ dedi. Aracıma bindim, gidiyordum. ‘Bekle, geliyorum’ diye mesaj attı. Yağmur’u aldım. Sürekli buluştuğumuz bir yer vardı. Aracımın sürücü koltuğunun altında silah vardı. Silah tutkum olduğu için ve devletimiz izin vermediği için ruhsatsızdı. Sözleşmeli er olduğum için beylik silahım da yoktu” dedi.

Fehmi D. savunmasına şu sözlerle devam etti:

“Normalde silah köydeki evde duruyordu ama kardeşim köye gidip geldiği için tedirgin oldum, aracıma koydum. Şarjörde 14 mermi vardı ve tabancada takılıydı. Silahın tetik emniyeti çalışmıyordu. Yağmur Ç. bana ‘Bu zamana kadar neredeydin?’ dedi. ‘Kanalık yaptım. Özür dilerim’ dedim. Annesi aramaya devam ediyordu. Birkaç kez meşgule attıktan sonra telefonu açtı. Evine bırakmak için giderken sitem etti. Dönüş yolunda annesi aradı, o da araçtan inip konuştular. Ben araçta sigara içiyordum. Aracın arka tarafına doğru ilerledi. Sonra telefonda konuşurken sesi yükseldi. Araçtan inip yanına giderken silahın kabzasını gördüm. Silahı sol eliyle çenesine tuttuğunu gördüm. Seslendim, panikledi. Silahı çenesinden çekti. Montunu üstüne koydu. Sağ elimi attım. Silah patladı. Ambulansı aradım. Yağmur Ç.’nin telefonu çalıyordu. Annesinin aradığını duydum. ‘Abla yetiş’ dedim. Silahın benim silahım olmasına ihtimal vermedim. Arabaya gittim baktım, Yağmur Ç.’nin kendisini vurduğu silahın benim silah olduğunu fark ettim. Annesi ile kardeşi geldi. Aramızda arbede oldu. Bir şahıs geldi, ‘O daha çocuk, ne yaptın?’ dedi. ‘Ben bir şey yapmadım’ dedim. Ambulans tarif ettiğim yeri bulamadı. Aracımla gidip onları getirdim. Kaçmak gibi bir durum olmadı. Sonrasında polis geldi. Benim en baştan beri Yağmur Ç.’nin yanına gitme nedenim gönül almaktı"

‘Kızım neşeliydi, intihara meyilli değildi’

Yağmur Ç.’nin annesi müşteki T.Y.B. ise, “Sanık 2-3 kez bize geldi, kovdum. Olay günü sanığın annesi kızımı aradı. ‘Misafir gelecek, yardıma gelir misin?’ dedi. Kızıma ‘Sen o evin gelini değilsin, gitmeni istemiyorum’ dedim. Akşamüzeri kızım ağlayarak gelip almamı istedi. Ben de kardeşi ile gidip Yağmur Ç.’yi aldım. Saat 18.00-19.00 gibi dürüm yedik. Sonra kardeşini eve bıraktım. Yağmur Ç. ‘karnım ağrıyor’ dedi. Şehir Hastanesine götürürken Yağmur Ç., ‘Kardeşime söyle, Fehmi D. eve geliyormuş, kapıyı açmasın’ dedi. Kızım çok neşeliydi, asla intihara meyilli değildi. Sanık geldiği için geri eve döndük. Sanığı aradık, bulamadık. Kızım ekmek arası bir şey yerken sağ elindeki yüzüğü göstererek ‘Şu yüzüğü göstererek 5 dakikaya geleceğim’ dedi. Kızımı canlı gördüğüm son an oydu. Gittikten 10 dakika sonra aradım, ‘Sakin bir şekilde 6 dakikaya geleceğim’ dedi. Gelmeyince 10 dakika sonra tekrar aradım, ‘Beş dakikada gel, yoksa polise ve Fehmi D.’nin babasına gideceğim’ dedim"

‘Kızım sol eliyle tetiği çekemez, gücü yetmez’

T.Y.B. savunmasının devamında, “Kızımla konuşurken Fehmi D.’nin bana ettiği küfürleri duyuyordum. Evden çıkmaya hazırlanırken kızım aradı, ‘F.D. bana dediklerini duydu, onu zapt edemiyorum’ diye ağlıyordu. Sonra sanık ‘Telefonu kapat’ diye küfürler ediyordu. Kızımla konuşmamızın üzerinden 3-5 dakika geçti geçmedi, sanık beni aradı, ‘Abla Yağmur, Abla Yağmur’ dedi. Hiçbir şekilde silah sesi duymadım. Sanık yalan söylemektedir. Kızımla telefonda tartışmadım. Bunları aramaya çıktım. Kızım kanlar içindeydi, yaşıyordu. Kızımla sanığın arabasının arasındaki mesafe 12 metreydi. Sanık baştan beri yalan söylüyor. ‘Kızım ölme’ diye yalvarıyordum. Olay yerinde mont yoktu, kızımın telefonu da yoktu. Sanık ‘Ben yapmadım’ diyordu. Silah arabanın arkasında yerdeydi. Sağlıkçı bir arkadaşım, ‘O daha çocuk’ dedi. Sanık aranmaya başladı. ‘Onu da mı öldüreceksin?’ dedim ve silahı arka koltuğun üstüne ben attım. Kızım sol eliyle tetiği çekemez, gücü yetmez. Ambulans olay yerini bulamadı. Bu o ara aracına binip kaçıyordu, polise söyledim, önünü kesti” ifadelerine yer verdi.