Kayserili Bazı Uyanık Esnaflar, Türkleri Böyle Tehdit Ediyor

Kayserili bazı uyanık esnaflar işin kolayını bulmuş, Türk işçilerimizi işleri ve paraları ile tehdit eder hale gelmişler. Ağaç işleri ve Anbar mevkiinde bazı işletmeler, Suriyeli çalıştırmayı kendilerine görev edinmiş, evine ekmek parası götürmeye çalışan Türk işçilerimizin haklarını gasp etme niyetinde hareket etmekte. Asgari ücret verdiği Türk çalışana, ‘Bu ay durumumuz kötü, maaşlarda indirim yapılacak ve sigorta yapmayacağım’ demekte ‘Bu şekilde çalışırsanız çalışın, çalışmazsanız Suriyeli ucuza çalışacak çok insan var’ demekte. Bu kendi menfaatini her şeyin önünde tutan patron tayfası, çalışan Türk işçilerin zar zor o maaşlarla ailelerine baktıklarını umursamamaktalar. Burada etnik kökene dayalı ayrımcılığa değinmekten ziyade, bu insanların emek hırsızlıkları yapmaları toplumun kanayan yaralarından biri haline gelmektedir. Ne Suriyeliler sigortasız ve ucuz maaşla çalıştırılmalı, ne de benim Türk kardeşim bu insanlar ile tehdit edilir hale gelmelidir. Sadece patron kanadının düşündüğü şey, sigortasız işçi çalıştırılması konusunda her hangi bir yasal kanunun olmaması ve bunu da kendilerinin çıkarına göre sağlamalarıdır.  Hak çalışana eşit bir şekilde iade edilmeli. Bu durumu kendileri açısından ranta çevirmeye çalışan uyanık patronların işletmelerini, gerekli kamu birimleri incelemeli ve yasal işlem başlatmalıdır. Çünkü sigortasız çalıştırılan bir yerde, yaşanacak bir kaza Türk’e ya da Suriyeliye geliyorum demez. Kaza gelir ve geçer. Geçmeyen tek acı alınmayan önlemler ve yapılan usulsüzlükler olur. Suriyeli ve Türk insanlarımız kendilerini böyle insanlara teslim etmeden, gerekli şikayetleri gerekli mercilere etmelidir. Bizler hak yiyen insanlara geçit verdikçe, onlar daha fazla insanın hakkına girmeye devam edecektir. Yazıma Yusuf Has Hacip’in şu sözü ile son veriyorum: “Hangi işe girersen gir önce sonunu düşün, sonu düşünülmeyen işler insana zarar getirir.”

Abone Ol