Yaşanan trajik olayda, 33 yaşındaki doktor Serdar Kıyak ile birlikte eşi Gülşah Kıyak ve 1 yaşındaki oğullarının bulunduğu otomobil, 12 Eylül’de Kızılırmak’a uçmuştu. Kazadan yalnızca Serdar Kıyak sağ kurtulurken, eşi ve minik oğlunun hayatını kaybetmesi Türkiye gündemine oturdu. Ancak kısa süre sonra facianın arkasından yasak aşk ve cinayet şüphesi çıktı.
Soruşturma kapsamında doktor Serdar Kıyak’ın çelişkili beyanlarda bulunması dikkat çekmişti. Savcılık, Kıyak’ın sudan telefonu ve cüzdanıyla birlikte çıkmasını, abartılı tavırlarını ve kurtarma yönünde bir çaba göstermemesini şüpheli buldu. Bir görgü tanığının, “Onları kurtarmak için hiç çaba harcamadı” sözleri de soruşturmayı derinleştirdi.
Tehdit mesajı ortaya çıktı
Elde edilen bilgilere göre Gülşah Kıyak’ın yakın arkadaşına, “Kocam beni tehdit ediyor” şeklinde mesaj gönderdiği iddia edildi. Öte yandan aynı hastanede psikolog olan Didem C. ile ilişkisi olduğunu kabul eden Serdar Kıyak, eşinin bu mesajları görmesi üzerine aralarında tartışma çıktığını itiraf etti. Kıyak’ın bu ifadesi, cinayet ihtimalini daha da güçlendirdi.
Yeni İfadeler iddiaları kuvvetlendirdi
Olay günü eşinin ön koltukta uyuduğunu, küçük oğlunun ağlaması üzerine arka koltuğa dönmek istediğini, bu sırada direksiyon hakimiyetini kaybettiğini söyleyen Kıyak, sonraki sorgusunda bu ifadeyi yalanlayan sözler kullandı.
Olay yerinde çekilen görüntülerde ise Kıyak’ın üzeri ve saçlarının kuru olduğu görüldü. Bu detay, otomobili Kızılırmak’a sürmeden önce araçtan inmiş olabileceği ihtimalini gündeme getirdi.
İntihar etmeye çalıştı
Cinayet şüphesiyle tutuklanan Serdar Kıyak, cezaevinde intihar girişiminde bulundu. Bunun üzerine Samsun Ruh Sağlığı Hastanesi’ne sevk edilen Kıyak’ın müşahade altında tutulduğu öğrenildi.
Yaşanan gelişmelerin ardından, olay yalnızca bir kaza ihtimalinden çıkıp yasak aşk, tehdit ve cinayet şüphesi ile çok yönlü bir soruşturmanın merkezine dönüştü.