Uzmanlar, bu tür içeriklerin hem bireysel hem de toplumsal düzeyde ruh sağlığı açısından büyük risk taşıdığını belirtiyor.
Yanıltıcı tanılar ve sahte semptomlar yayılıyor
Araştırmada yer alan 500 üniversite öğrencisinden büyük bölümü, TikTok videolarını izledikten sonra kendilerinde DEHB olduğuna inandığını belirtti. Üstelik katılımcıların çoğu, daha önce bir uzman görüşü almamıştı. Özellikle “DEHB felci” gibi literatürde karşılığı bulunmayan terimlerin sıkça kullanılması, gençlerin bu tür içeriklerle özdeşleşmesine yol açıyor. Psikiyatrist Dr. Ashley Shiros, bu durumun kişisel tanı koyma eğilimini artırdığını ve gerçek tedavi süreçlerine zarar verebileceğini vurguladı.
Eleştirel düşünme zayıflıyor, algı bozuluyor
Sahte psikolojik videoların en büyük etkilerinden biri, gençlerin eleştirel düşünme yetilerini gölgelemesi. Kısa sürede milyonlara ulaşan bu videolar, bilimsel temelden uzak olmalarına rağmen ciddi etki yaratıyor. Gerçek semptomlar ile sosyal medyada sunulan kurgusal anlatımlar birbirine karışıyor ve bu durum, ruhsal bozuklukların hem hafife alınmasına hem de yanlış anlaşılmasına sebep oluyor. Uzmanlara göre bu bilgi kirliliği, tedaviye ulaşmayı da zorlaştırıyor.
Uzmanlardan sosyal medya içeriklerine düzenleme çağrısı
Psikiyatrist Shiros ve araştırmacılar, sosyal medyada ruh sağlığı konularına dair içerik üretiminin mutlaka uzman kontrolünde olması gerektiğini savunuyor. Bilgi kirliliğine karşı medya okuryazarlığının artırılması, gençlerin sahte içeriklerden korunması için kritik bir adım olarak görülüyor. Shiros, “Tıbbi konular hakkında içerik üretecek kişilerin, alanında eğitimli ve yetkin olması şart” diyerek platformlara sorumluluk çağrısı yaptı.
TikTok’un kontrol yapısı da tartışma konusu
Öte yandan TikTok, sadece içerik türüyle değil, denetim politikalarıyla da uzmanların radarında. Çin merkezli platformun devlet destekli kontrol mekanizmalarıyla çalıştığı sıkça dile getiriliyor. Özellikle Çin yanlısı içeriklerin öne çıkartıldığı, buna karşılık muhalif içeriklerin sansürlendiği iddiaları platformun güvenilirliği konusunda soru işaretleri yaratıyor. Medya güvenliği uzmanı Andrei Korsun’a göre, TikTok gibi uygulamalar Rusya ve Çin’in dijital propaganda stratejilerinde aktif rol oynuyor.