Türkiye’de un ihracatına sınırlama getirilmesinden dolayı Diyarbakır, Batman ve Mardin’deki 65 fabrika, un üretimini durdurdu.
Türkiye’nin önde gelen iş insanlarından Necati Kurmel’in kurduğu Saray Halı ve Saray Çiftliği için konkordato talep edildi.
Düğün davetiyeleri geliyor, düğün için sana çeyrek takmışlar, sen de çeyrek ile gideceksin o düğüne, bir zamanlar 200 TL civarında olan çeyrek altın şimdilerde 400 TL üzerinde seyrediyor.
Benzin, motorin, gaz fiyatları fırladı gitti, araç sürücüleri kredi kartına yükleniyor…
Kağıt zammından gazeteler basılamıyor, patronlar hem sayfa sayılarını, hem de eleman sayılarını düşürüyor ve gazetelerde çalıştırılması zorunlu asgari ücretli sayısı düşürülüyor.
"Kalite Kontrol Edilmez, Kalite Üretilir" sloganıyla üretim yapan Kayserili Boldera Mobilya konkordato talep etti. Mahkeme, mali sıkıntı yaşayan şirkete 3 aylık mühlet verdi, komiser ataması yaptı. Yarım asırlık şirketin ürünleri Türkiye genelindeki 300 bayide satılıyor. Şirket 22 ülkeye de ihracat yapıyor.
Kurban Bayramı gelmiş, kurban keseceksin, 2 bin TL hisse diyorlar, bin 500 TL küçükbaş diyorlar, gel de asgari ücretliye o kurbanı kestir, ya 10 ay boyunca yemeyecek, içmeyecek, evini geçindirirken kısacak, köşeye 200 TL her ay koyacak, ya da kurban kesemeyecek.
Açlık ve yoksulluk sınırı yine arttı! Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Temmuz ayı açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasına göre, dört kişilik ailenin açlık sınırı 2,075 lira, yoksulluk sınırı 6,760 lira, evli olmayan-çocuksuz bir çalışanın "yaşama maliyeti" ise 2,565 lira oldu. Açlık sınırı Haziran ayında ise 2.067 TL, yoksulluk sınırı da 6.733 TL olmuştu.
Kısacası ülkenin gidişatı böyle…
Ekonomiden anlamam ama en azından şu yukarıdaki haberleri görüyorum.
Gelir eşitsizliğini, üniversite mezunu olup iş bulamayanları, bulsa da bununla ancak ev kirasını ödeyebilenleri, iş bulabilmek için üç büyük şehirde kümelenmeyi, ulaşıma harcananları, çoluk çocuk sahibi olduğunda hepten b.ka sardığını, ay sonunu getirebilmek için sıkmak konusunda ciddi bir başarıya imza attığımızı görüyorum.
Tabi ki bu sadece devletin çözeceği bir sorun değil.
Bizler millet olarak da üretmiyoruz artık, tüketici toplumu olduk çıktık.
Üretmediğimizden her gün daha fazla tüketerek, daha kötüye doğru gidiyoruz.