Adana

Zihinsel engelli genç kıza istismar davası: Sanığın savunması pes dedirtti!

Adana'da yaşanan bir olay kamuoyunda büyük yankı buldu. Zihinsel engelli genç kıza istismar gerçekleştirdiği neticesinde dava edilen şahısın mahkeme heyetine söyledikleri isyan ettirdi. Detaylar haberimizde...

Abone Ol

Adana'da yaşanan bir olay kamuoyunda büyük yankı buldu. 19 yaşındaki zihinsel engelli genç kıza saldırıda bulunan 42 yaşındaki akrabası M.T'nin davası bugün görüldü. Sanığın mahkemede söyledikleri pes dedirtti.

Adana'nın Sarıçam ilçesine bağlı Baklalı Mahallesi'nde gerçekleşen olayın 5 Aralık 2024 tarihinde 42 yaşındaki M.T., 19 yaşındaki zihinsel engelli kıza saldırıda bulundu. Genç kızın akrabası olduğu bildirilen M.T tarafından el işareti yaparak zeytin bahçesine çağırdı. Yanına geldiği sırada genç kıza kıyafetlerini çıkarmasını söyleyen şahıs M.T. kızın bu istediği reddetmesi üzerine ölüm tehdidinde bulundu. Korkup kıyafetlerini çıkaran genç kıza akrabası saldırdı. Eve giden genç kızın durumunu annesi T.S.'ye anlatması üzerine anne polise giderek M.T. hakkında şikayetçi oldu.

Annenin şikayeti üzerine yakalanıp tutuklanan M.T. hakkında 'kendisini savunamayacak durumda olan kişiye karşı nitelikli cinsel saldırı' suçundan Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davaya başlandı. Duruşmaya, tutuklu sanık M.T. ile müştekiler ve taraf avukatları ile Adana Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü avukatı katıldı. Hayvan besiciliği işi yapan evli 2 çocuk babası sanık M.T., suçlamayı kabul etmedi.

Kayınbabasının evine gittiğinde evde kayınbabası ile G.G.S.'nin bulunduğunu iddia eden M.T., "Onlarla 3 dakika kadar oturdum. Sonra sebzeci geldi. G.G.S. ve kayınbabam sebzecinin yanına gittiler. Ben de saat 11.00 sıralarında uyudum ve 15.00 - 15.30 sıralarında da eşim beni uyandırdı. 'Hakkında G.'ye tecavüz ettiğin yönünde bir iddia var' dedi. Böyle bir şey yapmadım" diye ifade verdi.

Sanık: 'ben babasını çağırdım'

Mağdur G.G.S.'nin avukatlarının soruları üzerine sanık M.T., G.G.S.'yi tanıdığını ifade ederek kendisini şöyle savundu: "Sürekli görüştüğümüz insanlar. Aklı biraz yani çocuksudur. G.'yi el işaretiyle çağırdığımı hatırlamıyorum ancak elimi kaldırarak G.'nin babasının nerede olduğunu sordum o da bana cevaben 'İmamoğlu'na gitti' dedi."

Mağdur annesi: 'Kızım kendimi öldüreceğim dedi'

G.G.S.'nin annesi müşteki T.S. ise sanığı saat 09.00-09.30 sıralarında gördüğünü belirtti. İfadesinde şu açıklamalara yer verdi.

"Sonrasında sanık kızıma arka tarafa geç demiş ve kameraların görmediği yerde onu alıp evin arka kısmındaki zeytinliğe götürmüş. Saat 11.00 sıralarında G. yanıma geldi. Ben de niye geç geldiğini sordum. O da bana sanığın kendisini evin arka kısmındaki zeytinliğe götürdüğünü, orada kendisini soyduğunu ve cinsel istismarda bulunduğunu söyledi. Sonra Elif abla var onu çağırdım ve durumu ona anlattım. O da bana 'emin misin' diye sordu. Kendisi de G. ile konuştu. G. kendisini odaya kapattı 'kendimi öldüreceğim' dedi."

Sanığın eşi: 'Eşim böyle bir şey yapmaz'

"Bunun üzerine ben M.T.'yi aradım, kendisi cevap vermedi. Sonrasında Elif abla M.T.'nin eşini aradı. O da yanımıza geldi, 'eşim böyle şey yapmaz' dedi. Sonra eşi gidip sanığı evden getirdi, o da inkar etti. Sonra kızım G. 'evin arka tarafına gelin ayak izlerimi göstereyim' dedi. Biz de, ben, Elif Sert ve G. beraber gittik ve orada ayak izlerini gördük. Bunun üzerine sanığın eşini çağırdık. 'Gel ayak izlerini gör' dedik. O da geldi gördü. Sonrasında Elif Sert bana 'çocuğunu al hastaneye götür' dedi."

"Biz beraber önce şehir hastanesine gittik. Orası şikayetçi olmamız gerektiğini söyleyince biz de karakola gidip şikayetçi olduk. Öncesinde de sanık çocuğuma açık saçık videolar izletiyormuş. Kızım korkusundan bana söylemiyormuş. Şikayetçiyim" dedi.

Daha sonra görüşme odasında psikolog nezaretinde mağdur G.G.S.'nin ses kaydı ile ifadesi alındı. Engelli kız, sanığın kendisine nasıl ve nerede cinsel istismarda bulunduğunu ayrıntılarıyla anlattı.

Dava ertelendi

Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Ayrıca mağdur engelli kızın İstanbul Adli Tıp Kurumu’na sevk edilerek suç tarihinde akıl hastalığı veya zeka geriliği olup olmadığının, bu durumun çevresindekiler tarafından fark edilip edilemeyeceğinin ve beyanlarının güvenilirliğinin belirlenmesi için rapor alınmasına hükmetti.

Heyet, mağdurun zeka durumunun olayın anlam ve sonuçlarını kavrayıp kavrayamadığı ile kendini savunup savunamayacak durumda olup olmadığının da tespit edilmesini istedi. Eksiklerin tamamlanması için duruşma ertelendi.