2024 yılı, yatırımcılar için inişli çıkışlı bir yıl oldu. Özellikle altın ve borsa yatırımcıları belirli dönemlerde önemli kazançlar elde ederken, 2025 yılı için yatırım stratejileri merak konusu oldu. Ekonomist Prof. Dr. Hüseyin Selimler, 2025 yılı piyasa beklentileri hakkında detaylı açıklamalarda bulundu.
Altın Fiyatlarında Beklentiler
Prof. Dr. Hüseyin Selimler, 2024 yılında özellikle ABD ve Avrupa Merkez Bankalarının faiz indirimlerinin altın fiyatlarını yukarı yönlü etkilediğini ve altın yatırımcısının önemli kazançlar elde ettiğini belirtti. Türkiye'de Borsa İstanbul'un dalgalanmalar gösterdiğini fakat 10 bin seviyesine yakın seyrettiğini ifade etti. TÜİK verilerine göre, altın 2024'te yatırım araçları arasında en yüksek getiriyi sağladı. Selimler, 2025'te altın fiyatlarında 2024'teki gibi büyük bir yükseliş beklemiyor, dalgalı bir seyirle birlikte yukarı yönlü hareketlerin olabileceğini söylüyor. Jeopolitik risklerin ve merkez bankalarının kararlarının altının değerini belirlemede önemli rol oynayacağını vurguluyor.
Dolar Yatırımı Hakkında Neler Söylendi?
Selimler, doların durumuyla ilgili olarak, özellikle ABD'deki faiz indirimleri ve Türkiye'deki ekonomik gelişmelerin dolar seviyesini etkileyeceğini belirtti. Doların enflasyon oranında bir artış gösterebileceğini öngördü.
Borsa 2025'te Nasıl Bir Performans Gösterecek?
2024 yılı boyunca Borsa İstanbul'un yıllık bazda bekleneni veremediğini ancak bazı hisse senetlerinde önemli gelişmeler yaşandığını belirten Selimler, özellikle bankacılık sektörünün borsa genelinden daha iyi performans gösterdiğini vurguladı. Halka arzların artmasıyla yatırımcı sayısının 8 milyona yükseldiğini ve borsanın cazip bir yatırım alanı olmayı sürdürdüğünü ifade etti. 2025 için ise borsanın daha cazip bir yatırım aracı olabileceğini düşündüğünü belirtti.
Hangi Sektörler Yükselişe Geçecek?
2025'te inşaat, banka ve otomotiv sektörlerinde yükselişler olabileceğini öngören Selimler, Türkiye'deki depremler ve kentsel dönüşüm projelerinin inşaat sektörüne olan talebi artırabileceğini, faizlerin düşmesiyle bankaların kredi verme oranlarının yükselebileceğini ve Avrupa pazarındaki canlanmanın Türkiye'nin otomotiv ihracatını olumlu yönde etkileyebileceğini ifade etti.