Türkiye, son yıllarda yaşanan savaşlar ve çatışmalar nedeniyle milyonlarca mülteciye ev sahipliği yapıyor. Özellikle Suriyeliler, Türkiye’nin en büyük mülteci nüfusunu oluşturuyor. Ancak son dönemde, Suriyelilerin ülkelerine geri dönmesiyle ilgili tartışmalar arttı. Bu süreçte, Gazze’deki gelişmelerle birlikte Filistinli mültecilerin Türkiye'ye gelmesi gündeme geldi. Kayseri'de, Deniz Postası mikrofonuna konuşan vatandaşlar, Türkiye’nin mülteci politikası ve Filistinli mültecilerle ilgili düşüncelerini dile getirdi.
"Allah herkese Müslüman din kardeşlerimize yardım etsin. Biz geleni kapıdan geri çeviremeyiz. Gelen Müslüman din kardeşlerimizi atamayız. Suriyelilere gelecek olursak onların gitmesini istiyorum."
Suriye’deki iç savaşın başlangıcından bu yana Türkiye'ye gelen Suriyeliler, hem Türk halkı hem de devlet için büyük bir yük haline gelmişti. Ancak birçok vatandaş, bu kişilerin ülkelerine dönmesini istiyor. Kayseri'deki bir başka vatandaş, Suriyelilerle yaşanan problemleri dile getirerek, ekledi:
“Valla gelmeden bir şey diyemem beş parmağın beşi bir mi? Allah yardım etsin. Vallahi bir ekmek boğazımdan geçmiyor. Ben 49 doğumluyum bu gün savaş çıksa savaşırım. Benim kardeşim. şurada yakarlarsa ben kendimi atarım ateşe. Türk milleti bir yumruk hepimiz kardeşiz."
Bir diğer Kayseri sakini ise mülteci sorunu ile ilgili çok farklı bir bakış açısı sundu.
"Vallahi mülteci olarak, Suriyelilerden daha iyiler. Gazze mi onlar gelsin, onlar bizden daha iyi Müslümanlar. Yemin ederim bak, onlar bizden daha iyi Müslümanlar. Namazın niyazında…" diyen vatandaş, Gazze'den gelecek Filistinliler için daha pozitif bir yaklaşım sergiledi.
Ayrıca, “Temizliğini yapmıyorlar, ya şurayı bir temizle diyorsun, temizlemiyorlar. Tartıştığın zaman polis çağır, polis geliyor, ne diyor? Biz bunlara karışamayız, bir şey diyemeyiz. Niye? Bunların koruması var,” diyerek, Suriyelilerle yaşanan sıkıntılara dikkat çekti.
Kayseri’deki vatandaşların görüşleri, Türkiye'deki mülteci sorununa dair derin bir tartışma yaratırken, Gazze’den gelecek Filistinlilere yönelik yaklaşımlarının da ne denli farklılıklar gösterebileceğini ortaya koyuyor. Türkiye'nin mülteci politikalarının halk nezdinde nasıl şekillendiği, bu tür sokak röportajlarında daha net bir şekilde gözler önüne seriliyor.
Kayseri'deki bu röportajlar, mülteci meselesine dair farklı düşüncelerin bir arada var olabildiğini ancak birçok kişinin mülteci konusunda daha katı bir duruş sergilediğini gösteriyor. Gelecekte Filistinli mültecilerin durumu, toplumda daha fazla tartışma yaratmaya devam edeceğe benziyor.