Eksi 35 dereceye kadar dayanabilen bu meyve, yıl boyunca ürün verebilmesi sayesinde yatırımcılara büyük avantaj sağlıyor. Artan talep, ahududu üretiminin sadece geleneksel bölgelerle sınırlı kalmamasına neden oluyor. Bursa başta olmak üzere Sakarya, Bolu, Karadeniz ve hatta Doğu Anadolu’nun yüksek kesimlerinde bile bu meyvenin verimli şekilde yetiştirilebildiği belirtiliyor.
Her Mevsim Hasat, Her Bölgede Verim
Ahududu, yalnızca açık arazilerde değil, modern seracılık uygulamaları sayesinde kapalı ortamlarda da üretilebiliyor. Bu özelliği sayesinde yaz-kış ürün alınabiliyor. Doğru tekniklerle, örneğin doğu illerinde kök izolasyonu ve malçlama, güneyde ise gölgelendirme ve damla sulama gibi yöntemlerle ahududu verimi artırılabiliyor. Türkiye’nin iklim çeşitliliği, bu meyvenin ülke genelinde üretilebilmesini mümkün kılıyor.
Küçük Üretici İçin Büyük Gelir Kapısı
Ahududu, özellikle küçük ölçekli çiftçiler için büyük bir gelir kaynağı olarak öne çıkıyor. Kayseri’nin Kocasinan ilçesinde yaşayan Çetin Demir, beş yıl önce hobi amacıyla kurduğu bahçesinde bugün profesyonel üretim yapar hale geldi. Organik üretim yapan Demir, ahududu hasat döneminde yoğun talep aldıklarını belirtiyor. Bahçeye gelen ziyaretçiler hem meyveyi dalından toplama keyfi yaşıyor hem de doğayla iç içe bir gün geçiriyor. Talebin tahminlerin çok ötesinde olduğunu dile getiren Demir, “Meyveyi yetiştirmekte zorlanıyoruz” diyor.
Tarımda Yeni Yatırım Yolu: Ahududu
Tarımda alternatif ürün arayışında olan girişimciler için ahududu, düşük maliyetli ve yüksek getirili bir seçenek sunuyor. Uzmanlar, hem yurt içi hem de ihracat pazarında bu meyveye olan ilginin sürekli arttığını belirtiyor. Uzun hasat süresi, kolay pazarlanabilirliği ve işlenebilirliği sayesinde ahududu, Türkiye tarımının gelecek vadeden ürünleri arasında yerini sağlamlaştırıyor. Girişimciler için kazançlı ve sürdürülebilir bir yatırım fırsatı olarak dikkat çekiyor.