Genel

Kayseri'de Pınarbaşı seçiminin önüne geçmişti! CHP'li Şerafettin Bahadır dava sonrasında konuştu

Kayseri'de tekrarlanan Pınarbaşı Belediye seçimlerinin ardından kızının gözü önünde darp edilen ve silahla yaralanan Şerafettin Bahadır davası görüldü. Duruşma sonrasında konuşan Bahadır, "Böyle bir yüzsüzlük olur mu? Bizi takip ettiler, tuzak kurdular" dedi. Detaylar haberimizde..

Abone Ol

Kayseri'de tekrarlanan Pınarbaşı seçimlerinin ardından kızının yanında darp edilen ve silahla yaralanan CHP'li Meclis Üyesi Şerafettin Bahadır'ın davası bugün görüldü. Dava ileri bir tarihe ertelenirken sonrasında konuşan Bahardır, "Hiçbir şey yapamadım ben. Onların da gerekli cezayı alması lazım” ifadelerini kullandı.

Tekrar yapılan Pınarbaşı Belediye Başkanlığı seçimlerinin ardından CHP Pınarbaşı Belediye Meclis Üyesi adayı Şerafettin Bahadır’ın, 21 Haziran 2024 tarihinde darp edilmesinin ardından tabanca ile vurularak yaralandığı olay nedeniyle açılan davaya devam edildi. Duruşmayı müşteki ve sanıklarının yanı sıra CHP Kayseri İl Başkanı Feyzullah Keskin ve partililer de takip etti.

Duruşmanın ardından açıklamalarda bulunan CHP Kayseri İl Başkanı Feyzullah Keskin, “Tanık dinlenmeleri ve yeni ifadelerden sonra mahkeme 11 Eylül’e ertelendi. İki sanığın da tutukluluğu halinin devamına karar verildi. Bu bizim vicdanlarımızı rahatlatıyor mu? Rahatlatmıyor. Şerafettin Bahadır içeride de ifade etti. ‘Ben 13 aydır çocuk gibi bakılıyorum. Bütün düzenim değişti.’ dedi. En kötüsü bu olayın hiçbir gerekçesi olmadan bir seçimle ilgili yapılan bir kin gütmeydi. İnsanlık dışı bir davranıştı. Bunu 13 ay geçmesi rağmen bugün yine aynı nefretle kınıyoruz. Adaletin yerini bulacağını, bir insanı öldüresiye, hunharca dövenlerin cezasını çekilmesi gerektiğini savunuyoruz. Ben tekrar Türk yargısına olan güvenime yineleyerek, suçluların cezaların en ağır şekilde olacağına inanıyorum” dedi.

Şerafettin Bahadır konuştu

Şerafettin Bahadır ise, “İçeride bana zarar verenlerin ifadesinde tuhaf bir şey oldu. Diyor ki ‘Ağabeyimizi taklit etti. Düğünlerde oynadı.’ Ben insanların özrü üstünden hareket edecek kadar küçülmedim. Ben nerede özürlü bir insan görsem ona saygı duyarım. Sahip çıkmaya çalışırım, yardımcı olmaya çalışırım. Ne demek yani bir insanın engeliyle alay etmek demek. Böyle bir yüzsüzlük olur mu? Bizi takip ettiler, tuzak kurdular. Kızımın yanında, beni de kızımı da darp ettiler. Arabanın camını kırdılar. Beni de dövdüler. Şu elimin kolumun hali hep onların eseri. Yemek yemede zorlanıyorum. Hiçbir şey yapamadım ben. Onların da gerekli cezayı alması lazım” ifadelerini kullandı.

Avukat Ayan: Bu bir terör eylemi

Şerafettin Bahadır’ın avukatlarından Emre Ayan ise açıklamasında, olayı terör eylemi olarak değerlendirerek, şunları söyledi: “Toplumu terörize edenler hukuk önünde hesap vermeye devam ediyor. Özgürlükleriyle bu bedeli ödüyorlar. Bu bir terör eylemi arkadaşlar. Yani bu maalesef bir ilçede halkı kamplaştıran, kutuplaştıran bir eylem. İnsanları ikiye bölen bir eylem ve kin, nefret saikiyle, siyasi saiklerle yapılmış bir eylem. Bu demokrasilerde kabul edilebilir değil. Ve hukuk devletinde de bunun bedeli tabii ki bu olmalıydı. Uzun süreden beri tutuklular ve sanıyoruz ki tutukluluk halleri bu şekilde devam ederek dava sonlanacak. Biz adalet arayışımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Ama topluma da bir mesaj olsun istiyorum. Hiç kimse bu tip toplumu terörize eden siyasi saiklerle eylemlere kalkışmasın. Bunun bedelinin çok ağır olacağını görsün. Bakın şimdi onları adalet önünde hiç kimse kurtaramıyor. Çünkü adaletin kılıcının tarafsız ve keskin olduğuna inanıyoruz. Ve ülkemizdeki tüm adalet aksaklıklarına rağmen de herkes bakımından adaletin her yanda geç tecelli edeceğine inanıyoruz“ dedi. Şerafettin Bahadır ve beraberindekiler daha sonra adliyeden ayrıldı.