Bakır yayınladığı mesajda şu görüşlere yer verdi: “Hicri 61. yılda Muharrem ayının 10. günü, Hazreti Peygamber’in sevgili torunu Hz. Hüseyin’in ve çoğu Ehl-i Beyt mensubu yetmişten fazla masum canın Kerbela’da acımasızca şehit edilmesi, başta milletimiz olmak üzere, kültürü, mezhep ve meşrebi ne olursa olsun Hz. Peygamberi ve O’nun Ehl-i Beytini seven bütün Müslümanları derinden yaralamıştır.
Kerbela’da, asaletin, adaletin ve özverinin yükselen sancağı olan Hz. Hüseyin’in, haksızlık, zulüm, zorbalık ve ihanete karşı canını feda ettiği onurlu direnişi bütün müminlerin gönüllerinde unutulmaz izler bırakmış, hepimizin ortak acısı, ortak hüznü ve ortak kederi olmuştur. Asırlardır yüreklerimizi sızlatan bu üzücü hadiseden ibret almalı, mezhepsel ayrılıklar üzerinde durmaksızın adalet duygusundan asla ayrılmayarak İslâm âleminin birlik ve kardeşliğini her daim korumalıyız.
Bu duygu ve düşüncelerle, kalbimizde yaşattığımız Hz. Hüseyin ve Kerbela şehitleri başta olmak üzere, bütün şehitlerimizi rahmetle anıyor, tüm İslam ümmetini Hz. Peygamber ve Ehl-i Beyt sevgisi etrafında kenetlenen, barış, huzur, güven, karşılıklı sevgi ve saygı içerisinde hak ve hakikat dostlarından kılmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum.” [Haber: Şeref Kahraman]
