Son yıllarda, çevre ve sağlık bilinci artarken, mikroplastiklerin insan sağlığı üzerindeki etkileri sıkça tartışılır hale geldi. Beş milimetreden küçük plastik parçacıklar olan mikroplastikler, insan vücudunun neredeyse her bölgesinde tespit edilmiş durumda. Bu durum, birçok kişinin plastik kaplar yerine cam şişeleri tercih etmesine neden oldu. Ancak, yeni bir araştırma, cam şişelerin sanıldığı kadar güvenli olmayabileceğini ortaya koyarak bu algıyı sarsıyor. Araştırmaya göre, cam şişelerde satılan bazı içeceklerdeki mikroplastik seviyeleri, plastik şişelerdekinden bile yüksek olabilir.

Kayseri Şehir Hastanesi'nde duygusal anlar! Balonlar gökyüzüne bırakıldı
Kayseri Şehir Hastanesi'nde duygusal anlar! Balonlar gökyüzüne bırakıldı
İçeriği Görüntüle

Mikroplastiklerin Kaynağı Şişe Kapakları mı?

Fransa’da gerçekleştirilen bir çalışma, su, gazoz, bira ve şarap gibi çeşitli içeceklerin farklı ambalaj türlerindeki mikroplastik seviyelerini inceledi. Kutu, plastik şişe ve cam şişe gibi ambalajlarda yapılan analizler, tüm örneklerde mikroplastik varlığını doğruladı. Ancak şaşırtıcı bir şekilde, cam şişelerde satılan içeceklerde genellikle daha yüksek miktarda mikroplastik tespit edildi. Araştırmacılar, bu mikroplastiklerin büyük olasılıkla şişe kapaklarından kaynaklandığını belirtiyor. Özellikle kapaklardaki boyayla aynı renkte olan mikroplastik parçacıkları, kapakların çizilmesiyle içeceklere karışmış olabilir. Çizilmiş kapakların, mikroplastiklerin içeceklere sızmasına yol açtığı düşünülüyor.

Cam şişeler kullanmak güvenli hissettirse de araştırma sonucunda kullanılan kapakların çok da güvenli olmadığı ortaya çıkmıştır. İlginç bir şekilde, cam şarap şişelerinde yüksek mikroplastik seviyelerine rastlanmadı. Bunun sebebi, bu şişelerin çoğunun plastik kapak yerine mantar tıpa ile kapatılmış olması olabilir. Ancak araştırma Fransa’da yapılmış olsa da, içeceklerin tamamının Fransa’da üretilip üretilmediği belirtilmemiş. Bu nedenle, örneğin ABD veya diğer ülkelerde satılan içeceklerin benzer mikroplastik kirliliğine sahip olup olmadığını anlamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç var.

Mikroplastiklerden Kaçınmak Mümkün mü?

Mikroplastikler yalnızca içeceklerde değil, günlük hayatta tükettiğimiz birçok üründe bulunuyor. Aşırı işlenmiş gıdalar, pirinç, sofra tuzu, konserve balıklar ve hatta poşet çaylar bile mikroplastik içeriyor. Plastik kapların mikrodalgada ısıtılması veya poşet çayların demlenmesi gibi işlemler, milyarlarca mikro ve nanoplastik parçacığının açığa çıkmasına neden olabiliyor. Bu durum, mikroplastiklerden tamamen kaçınmanın neredeyse imkansız olduğunu gösteriyor.

Mikroplastik maruziyetini azaltmak için uzmanlar, plastik kapları dondurmaktan veya mikrodalgada ısıtmaktan kaçınmayı öneriyor. Cam kaplar tercih ediliyorsa, plastik kapak içermeyen seçeneklere yönelmek faydalı olabilir. Ayrıca, filtrelenmiş su kullanmak ve işlenmiş gıdalardan mümkün olduğunca uzak durmak, maruziyeti bir miktar azaltabilir. Ancak, mikroplastiklerin hava, su ve yiyecekler yoluyla vücudumuza girdiği düşünüldüğünde, tamamen korunmak mümkün görünmüyor.

Mikroplastiklerin Sağlığa Etkileri

Son çalışmalar, mikroplastik maruziyetinin ciddi sağlık sorunlarıyla bağlantılı olabileceğini ortaya koyuyor. Bunama, kalp-damar hastalıkları, doğurganlık sorunları ve hatta ölüm oranları gibi konularda mikroplastiklerin potansiyel etkileri araştırılıyor. Ancak, insan sağlığı üzerindeki zarar eşiği henüz net değil.

Kaynak: Haber Merkezi