Kayseri’de devam edilen arkeolojik kazılarda, şehrin bilinmeyen yönleri gün yüzüne çıkarılıyor. “Açık Hava Müzesi” olarak nitelendirilen ve tarihinde birçok uygarlığa ev sahipliği yapan şehirde gerçekleşmekte olan kazılar, geçmişe dair yeni veriler sundu. İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun, “Kazılar yapıldıkça sürekli yeni veriler alıyoruz” ifadelerini aktardı.

Kayseri Türk Kültür merkezi haline geldi
1067 yılında Selçuklu komutanı Afşin tarafından Türk hâkimiyetine giren Kayseri; Selçuklu Devleti, Eratna Beyliği, Dulkadiroğulları, Kadı Burhanettin, Karamanoğulları ve Osmanlı dönemlerini yaşamış, özellikle Selçuklular devrinde önemli bir Türk kültür merkezi haline geldi. Kent, barındırdığı izlerle neredeyse tüm uygarlıkların mirasını günümüze taşımaktadır.

Kayseri Kültür Yolu Festivali coşkuyla sona erdi!
Kayseri Kültür Yolu Festivali coşkuyla sona erdi!
İçeriği Görüntüle

''Kültepe 4 bin yıl öncesine dayanan bir ticaret merkezidir''
İl Kültür ve Turizm Müdürü Dursun, Kayseri’nin tarihindeki en önemli kazı alanlarından birinin Kültepe olduğunu vurguladı. Dursun, "Şehrimiz, gerçekten birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir şehir. Yani her noktasında farklı bir değer bulabiliyorsunuz. Burada sürekli kazı çalışmaları var.

Örneğin Kültepe'den başlayacak olursak; biliyorsunuz 1948 yılında Prof. Dr. Tahsin Özgüç hocamızın başlattığı kazılar aralıksız şekilde günümüze kadar devam etmiş’’ ifadeleriyle de Kültepe’nin, günümüzden 4 bin yıl öncesine dayanan bir ticaret merkezi olduğunu hatırlattı. Burada ortaya çıkan kil tabletlerin Anadolu’da kullanılan ilk yazının merkezi olduğunu belirtti.

Ticaretin kalbi: Kültepe Karum
Kültepe'ye baktığımız zaman; aslında şehrimizin de tarihi anlamda ismini en çok duydukları, bildikleri yerlerden. Çünkü nedeni şu; Kültepe çok farklı özellikleriyle ön plana çıkıyor. Biliyorsunuz; biz şehrimizin sürekli ticaret şehri olduğundan bahsederiz ki; günümüze kadar nasıl bir ticaret geldiyse,

Anadolu Selçuklular dönemindeyken çok önemli bir ticaretken ve Kültepe'nin bugünün, günümüzden 4 bin yıl öncesinin çok önemli bir ticaret merkezi’’ ifadelerini kullanan Dursun, hangi ürünlerin alınıp satıldığını, ticaretin nasıl yürütüldüğünü yazılı belgeler sayesinde öğrenilebildiğini belirtti. Ayrıca ‘’Toprak kaplar, seramik eserler dönemin sanat anlayışını yansıtıyor” ifadelerini kullandı.

Farklı kazılar sürüyor
Kazıların uzun süre devam edeceğini ifadelerinde belirten Dursun, "Fikri hocamızın kazıları devam ediyor ve inşallah uzun yıllar da devam edecektir. Farklı kazılar da var; Keykubat Sarayı kazısı, Selçuklu dönemine ait bir kazı. Burada da Prof. Dr. Erbaş hocamız tarafından kazılar gerçekleştiriliyor’’ ifadelerini dile getirdi. Ardından bu yıl ara verdiklerini ifade eden Dursun, gelecek yıl çalışmaların devam edeceğini belirtti.

Kaynak: İHA