Öğrencilerin anlama, uygulama, ilişkilendirme ve problem çözme becerilerini ölçmeyi hedefleyen yeni sistem için uzman ekipler kapsamlı değerlendirmeler yapıyor.
Yeni soru modeli için ortak çalışma yürütülüyor
Millî Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürlüğü koordinesinde, Bakanlık ile Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) arasında Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamındaki yeni soru modeli çalışmalarına hız verildi. Eğitimde ölçme-değerlendirme sürecinin güncellenmesini amaçlayan bu iş birliği, öğrencilerin bilgi ve becerilerini daha bütüncül biçimde değerlendiren bir yapı kurmayı hedefliyor.
Bu süreçte düzenlenen çalıştaylara Bakanlık yöneticileri, ÖSYM temsilcileri, akademisyenler ve sahada görev yapan öğretmenler katılıyor. Uzman ekipler, yeni modelin temel bileşenleri, kullanılacak soru türleri ve ölçme kriterlerine ilişkin ortak bir teknik çerçeve geliştiriyor.
Uzman ekipler yeni yapının çerçevesini belirliyor
Çalıştaylarda, soru modelinin sadece bilgi ölçmeye yönelik değil; öğrencinin konuyu anlama, ilişkilendirme, yorumlama, uygulama ve problem çözme becerilerini ölçebilecek şekilde tasarlanması üzerinde duruluyor. Bu doğrultuda görev temelli soruların daha fazla kullanılması, öğrencilerin çoklu düşünme süreçlerini ortaya çıkaran yöntemlerin benimsenmesi planlanıyor.
Bakanlık yetkilileri, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin hedeflediği üst düzey becerilerin ölçülmesini sağlayacak yeni yaklaşımın, hem lise başarı değerlendirmelerinde hem de sınav sisteminin genel yapısında etkili olacağını vurguluyor. ÖSYM’nin teknik uzmanlığının süreçte aktif rol alması ise sistemin daha standart, objektif ve sürdürülebilir olmasını sağlayacak.
Öğrencilerin becerilerini ölçen güçlü bir sistem geliyor
Geliştirilecek olan soru modeli; okuma, analiz, çıkarım yapma, disiplinler arası ilişki kurma ve gerçek hayat durumlarını çözme gibi becerilere yönelik görev türlerini esas alacak. Böylece öğrencilerin yalnızca bilgi düzeyini değil, bilgiyi nasıl kullanabildiğini ölçen daha kapsamlı bir değerlendirme sistemi oluşturulacak.
Uzmanlar, bu modelin eğitim sürecine entegre edilmesiyle öğrencilerin sınavlarda daha nitelikli performans göstereceğini, öğretmenlerin ise müfredatla uyumlu ölçme-değerlendirme araçlarına erişeceğini belirtiyor.
