Deniz Postası Gazetesi olarak, yayın hayatımızdan beri milli menfaatlerin, hemşerilerimizin çıkarlarının yanında, cesur bir şekilde durduk. Bu yüzden çoğu zaman, birçok çevrenin çıkarlarıyla çatıştık. Doğruları söylediğimiz için kişilerle, kurumlarla, şirketlerle, terör örgütleriyle karşı karşıya geldik. Davaların, karakolların, ifadelerin, mahkemelerin ardı arkası kesilmedi. Halen bunlarla boğuşmaya çalışıyoruz.

Gazeteciliğin önemli bir kısmı muhabirlerin haber kovalamasıyla gerçekleşir. Diğer önemli kısım da gazete kanalıyla ortaya çıkması istenen kimi bilgi ve belgelerin elde edilmesi veya gazetecilere ulaştırılmasıdır. Bizler bu tür durumlarda elde ettiğimiz veya bize ulaştırılan belgeleri hem vicdanen, hem de kanunen teyit eder, haber değeri taşıyıp taşımadığına bakarız. Çünkü biliriz ki, kimileri rakiplerini, gazetelerin gücünden yararlanarak yaralamak ve bertaraf etmek isterler. Aklı başında bir gazeteci kendisini bu tür oyunlara alet etmez. Ancak dediğim gibi, bilgi ve belgeleri teyit edip, toplumun bundan haberdar edilmesi gerekip gerekmediğine bakar.

*

Kayseri’de Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde Mehmet Özhaseki ile de çok iyi geçindiğimizi söyleyemeyiz. Gazetemizin eleştiri okları, kendisini de oldukça rahatsız etmişliği vardır. Çünkü hiçbir siyasetçinin halkın tamamını memnun edecek hizmetler üretmesi imkânsızdır. Nitekim Mehmet Özhaseki de, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığını yürüttüğü yıllar içerisinde, hayırla yâd edilen hizmetleri olduğu gibi, hem başkanlığı döneminde hem de başkanlıktan sonra, ardından eleştirilen icraatları da olmuştur. Biz de eleştiri gereken bu icraatlara eleştirilerimizi çekinmeden yöneltmişizdir. Kaldı ki, bakanlık icraatları için de, aynı şeyi söyleyebiliriz. Gazetemizin arşivleri açıktır. Dileyenler, geriye doğru araştırarak Mehmet Özhaseki ile ilişkilerimizin nasıl olduğunu kontrol edebilirler.

Ulusal basından takip edenler biliyorlar. Ankara Büyükşehir Belediyesi adaylığı açıklanan Mehmet Özhaseki bir beyanat verdi. Kendisine yönelik olarak, kimi çevrelerin aleyhte kullanılmak üzere bilgi, belge, ses kaydı, fotoğraf ve video arayışına giriştiklerini söyledi. Nitekim, duruşumuzu ve gazetecilik anlayışımızı bilenler aynı yönde taleplerle bize de geldiler. Elimizde Mehmet Özhaseki’nin Fetöcülüğünü ispatlayabilecekleri bilgi, belge, fotoğraf olup olmadığını sordular. Deniz Postası Gazetesi’ni özellikle 15 Temmuz sonrası takip edenler şunu çok iyi bileceklerdir. Şayet Mehmet Özhaseki’nin fetö ile herhangi bir bağlantısını gösteren bilgi ya da belgemiz olsaydı, hiç tereddüt etmeden çoktan yayınlamış olurduk. Böyle bir bilgi ya da belge varsa elde edecek ilk kişi ben olurdum. Mehmet Özhaseki’nin, Pensilvanya ile bir bağlantısı olsa bunu yazacak ilk kişi de ben olurdum.

Özhaseki’nin muhalifleri, ABD’de çalmadık kapı bırakmayacak duruma gelmiş. Ankara’daki rakipleri, tüm umutlarını, Mehmet Özhaseki’nin, FETÖ'cü olarak yaftalanmasına bağlamışlar. Aradıklarını bulamayınca ne yapacaklar? Bir dönem ülkemizin başına bela olan video montajlarına mı sığınacaklar. Bu kirli, belden aşağı saldıran siyaset, artık hepimizin bildiği gibi, FETÖ’nün münafık taktiklerinden başka bir şey değildi. Hala bu yöntemlere itibar edenlerin Fetö ile ilişkisi, hiç şüphesiz Özhaseki’ye atmak istedikleri iftiradan, daha açık bir ilişki içerisinde olduklarını gösteriyor.

Fetö’nün “Cemaat” olarak sol ve liberal çevrelerde bile zararsız bir iyilik hareket olarak görüldüğü dönemde, Mehmet Özhaseki şehrimizdeki tüm sivil toplum kuruluşlarına yaptığı yardımları onlardan da esirgememiştir. Gerçek yüzleri ortaya çıktığı andan itibaren takındığı tutum da ortadadır. Fakat 15 Temmuz Darbe girişiminden sonra eskiden F tipi diye saldırdıkları FETÖ’yle garip şekilde iyimser, perde arkasında derin ilişkiler kuran CHP ve İyi Parti kendilerini sorgulamalıdır. Mehmet Özhaseki’yi, siyaseten zor duruma düşürecek resimler ses kayıtları ortaya çıksın diye, kapı kapı dolaşmak, ya da dua etmek yerine projelerini açıklamaları daha etkili olacaktır. Halkı ikna etmek için boş yere zaman harcamasınlar.

Son olarak, yeniden söylüyorum. Gazete olarak, yaptığımız haber ve eleştiriler nedeniyle Kayseri Büyükşehir Belediye başkanlığı döneminde Mehmet Özhaseki ile sarmaş dolaş ilişkilerimiz olmamıştı. Hatta en çok rahatsız olduğu gazetelerden biriydik. Şayet elimizde Mehmet Özhaseki’nin, Fetöcülüğüyle ilgili bilgi ve belge olsaydı, kimin sevineceğine, kimin rahatsız olacağına bakmaksızın yayınlardık. Beni Ankara’dan defalarca, hararetle arayanlar boşuna aradılar. Halen birilerini ve bir yerleri de bence boşuna arıyorlar.