Yemek kartları, çalışanların günlük yemek giderlerini karşılamak için işverenler tarafından sağlanan bir sosyal haktır. Ancak, bu kartların amacı dışında kullanılması, işverenler açısından sorun teşkil edebilir. İş Hukuku Uzmanı Zühal Akbel, kartın kullanım koşullarının iş sözleşmesinde net bir şekilde belirtilmesi gerektiğini vurguluyor. Hürriyet’ten Noyan Doğan’ın yazısına göre, restoran dışı kullanımlar işverenin tazminatsız fesih hakkını devreye sokabilir. SGK’nın 2022/22 sayılı genelgesi, yemek kartlarının yalnızca yemek amacıyla kullanılması gerektiğini açıkça ifade ediyor. Çalışanların bu kurallara uymaması, hem işveren hem de çalışan için hukuki sonuçlar doğurabilir. İşverenlerin, çalışan harcamalarını izlemek için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) kapsamında açık rıza alması gerekiyor. Bu süreç, iş mahkemelerinde de önemli bir delil olarak değerlendiriliyor.
Restoran Dışı Kullanım Risk Yaratıyor
Yemek kartlarının marketlerde veya restoran dışı yerlerde kullanılması, işverenin belirlediği kurallara aykırıysa sorun yaratabilir. SGK’nın 2022/22 sayılı genelgesi, yemek kartlarının yalnızca yemek tüketimi için kullanılmasını şart koşuyor. Aksi takdirde, bu tür kullanımlar vergi ve prim avantajlarından yararlanamaz. İşveren, bu durumu iş sözleşmesinde açıkça belirtmişse, İş Kanunu’nun 25/2. maddesi kapsamında ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranış gerekçesiyle tazminatsız fesih hakkına sahip olabilir. Çalışanların bu konuda dikkatli olması gerekiyor.
Yazılı Belge İspat Açısından Önemli
İşverenin yemek kartı kullanımına ilişkin kuralları yazılı bir belgeyle ortaya koyması, hukuki süreçlerde kritik bir rol oynuyor. Zühal Akbel, iş sözleşmesine “Yemek kartı yalnızca yemek yenilen yerlerde kullanılabilir” ibaresinin eklenmesi gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, çalışanla bu konuda bir taahhütnamenin imzalanması, işverenin elini güçlendiriyor. KVKK kapsamında, çalışanların harcamalarını izlemek için açık rıza alınması da zorunlu. Bu belgeler, mahkemelerde ispat yükümlülüğünü kolaylaştırıyor.
Yanlışlıkla Kullanım Ne Sonuç Doğurur?
Yemek kartının yanlışlıkla restoran dışı bir yerde kullanılması durumunda, işverenin yaklaşımı belirleyici oluyor. SGK genelgesi, yemek kartlarının amacı dışında kullanıldığında prim avantajının kaybolabileceğini ifade ediyor. İşveren, bu durumu belgeliyorsa, yazılı uyarı verebilir veya iş akdini feshedebilir. Mahkemeler, bu tür davalarda iş sözleşmesindeki hükümleri ve somut olayın detaylarını dikkate alıyor. Çalışanların, kart kullanımında işverenin talimatlarına uygun hareket etmesi önem taşıyor.
Yemek Kartı Ücret Yerine Geçer mi?
Yemek kartı, asgari ücretin bir parçası olarak değerlendirilemez. Asgari Ücret Yönetmeliği’ne göre, yemek yardımı gibi sosyal haklar asgari ücretin içinde yer alamaz. SGK, yemek kartlarının yalnızca yemek amacıyla kullanılması durumunda günlük 158 TL’lik tutarın prime esas kazanca dahil edilmediğini belirtiyor. Bu sınırı aşan tutarlar ise prim kapsamına giriyor. Çalışanlar, yemek kartı yerine nakit ödeme talep edebilir, ancak işverenin bunu kabul etme zorunluluğu bulunmuyor.