Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kütüphanesi’nde düzenlenen “Aile ve Kültür-Sanat Sempozyumu”nda yaptığı kapsamlı konuşmada Türkiye’nin demografik yapısından aile kurumuna, kültürel değerlerin korunmasından gençlere yönelik desteklere kadar birçok başlıkta önemli mesajlar verdi. Programa Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve çeşitli akademisyenler, araştırmacılar, kültür-sanat temsilcileri ile davetliler katıldı.
Erdoğan, iki günlük sempozyumda altı oturum boyunca akademisyenlerin, uzmanların ve araştırmacıların kültür, sanat, dijital dönüşüm, nüfus, aile sağlığı gibi geniş bir yelpazedeki konuları tartıştığını belirterek, hem Kültür Sanat Kurulu’nun hem de Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın önemli çalışmalara imza attığını söyledi.
Ailenin toplumun köklerini oluşturduğunu belirten Erdoğan, "Aileye baktığımızda milleti millete baktığımızda da onu meydana getiren büyük medeniyeti görürüz" sözleriyle aile kurumunun kültürel ve manevi değerleri geleceğe taşıyan bir yapı olduğuna dikkat çekti. Aileyi, kimliğin ve kültürün yaşatıldığı, milli-manevi değerlerin yeni nesillere aktarıldığı bir “okul” olarak nitelendirdi.
Toplumun güçlenmesinin aileden geçtiğini vurgulayan Erdoğan, "Bireyi güçlendirmeden aileyi, aileyi güçlendirmeden de milleti ve devleti yaşatamazsınız" diyerek devletin ve toplumun ihtiyaç duyduğu güçlü yapının temelinin ailede bulunduğunu ifade etti. Öğretmenlerden aile bireylerine, STK’lardan yerel yönetimlere kadar herkesin sorumluluk taşıdığını söyledi.
Konuşmasında kültür ve sanatın milletlerin ruhunu yansıttığını belirten Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin mimariden müziğe, edebiyattan el sanatlarına kadar dünyada takdir edilen bir birikime sahip olduğunu ifade etti. Tarihi mirasın hem askeri hem idari hem de kültürel başarılarla birleşerek güçlü bir medeniyet oluşturduğunu dile getiren Erdoğan, Semiha Ayverdi’nin, “Kılıç tutan elleri icabında sanat şaheserleri ortaya koyar” sözlerini hatırlatarak Türk tarihinin bu iki unsuru birlikte taşıdığını vurguladı.
Küresel kültürel dayatmalara karşı durduklarını belirten Erdoğan, özellikle aile yapısına dönük tehditlere karşı sert bir mesaj vererek, "Cinsiyetsizleştirime gibi dayatmaları ve LGBT gibi sapkın akımlara karşı en küçük bir tavize, ihmale rehavete mahal vermiyoruz" dedi. Dijital mecralarda aile bütünlüğünü hedef alan içeriklere karşı etkin mücadele yürüttüklerini söyledi.
Türkiye'nin karşı karşıya olduğu en kritik sorunlardan birinin nüfus artış hızındaki düşüş olduğunu vurgulayan Erdoğan, TÜİK’in açıkladığı verilere göre doğurganlık hızının 1,48'e düştüğünü hatırlatarak, "Şu anda bir felaketi yaşıyoruz" ifadelerini kullandı. Yenilenme seviyesinin 2,10 olduğunu, bu seviyenin altına düşmenin gelecekte ciddi riskler taşıdığını belirtti.
Kadınların çocuk yetiştirirken yalnız kaldığını vurgulayan Cumhurbaşkanı, "Kadınlar çocuk yetiştirme noktasında çoğu zaman eşlerinden gerekli desteği göremiyor" diyerek erkeklere sorumluluk çağrısı yaptı. Aile içindeki yükün kadınların omuzlarına bindiğini, bunun da doğurganlık hızını etkilediğini belirtti.
Gençlerin daha geç yaşlarda evlendiğini belirten Erdoğan, 2024 yılında evlenme yaşının kadınlarda 25,82, erkeklerde 28,3’e yükseldiğini söyledi. Boşanmaların üçte birinin ilk beş yıl içinde gerçekleştiğini ifade eden Erdoğan, bireyselleşme ve yalnızlaşmanın toplum yapısını dönüştürdüğünü belirterek, hane halkı büyüklüğünün 2008’de 4 kişiyken bugün 3,11’e düştüğünü, tek kişilik hane oranının yüzde 20’ye çıktığını anımsattı.
Aileyi güçlendirmek için son yıllarda birçok destek mekanizmasının devreye alındığını söyleyen Erdoğan, 2025 yılının Aile Yılı ilan edildiğini duyurdu. Evlilik öncesi eğitimlerin, aile danışmanlığının ve aile- gençlik fonunun kapsamının genişletildiğini belirten Cumhurbaşkanı, gençlere faizsiz kredi desteğinin yoğun ilgi gördüğünü ifade ederek şu açıklamayı yaptı:
"Destek tutarını ise 150 bin liradan 200-250 bin lira seviyesine yükselttik. Evlenecek gençlerimize inşallah yılbaşından itibaren daha yüksek tutarda destekler vereceğiz."
Doğum yardımlarının da kapsamlı şekilde artırıldığını aktaran Erdoğan, ilk çocuk için tek seferlik 5 bin lira, ikinci çocuk için 5 yaşına kadar 1.500 TL aylık destek, üçüncü ve sonraki çocuklar için 5 yaşına kadar aylık 5.000 TL destek verildiğini hatırlattı. 2026–2035 döneminin “Aile ve Nüfus On Yılı” ilan edildiğini söyledi.
Dijital dünyada büyüyen çocukların karşı karşıya olduğu risklere de değinen Erdoğan, siber zorbalık, dijital bağımlılık, mahremiyet ihlali ve şiddet içerikli oyunların çocukları tehdit ettiğini belirtti. Devletin bu alanda önemli strateji belgeleri hazırladığını dile getirerek, "Dijital okur yazarlığı artırıyor, güvenli dijital uygulamaları destekliyor, çocuklar ve ailelerimize yönelik eğitim programlarını yaygınlaştırıyoruz" ifadelerini kullandı. Türkiye öncülüğünde hazırlanan “Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi”nin uluslararası alanda imzaya açıldığını açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını aileyi, toplumu ve çocukları korumaya yönelik tüm çalışmaların “Türkiye Yüzyılı” hedeflerinin temelini oluşturduğunu söyleyerek tamamladı.
