Bu haberi okuduğumda aklıma ilk gelen şey kuşkusuz 65 yaş ve üzeri kitleye sağlanan kolaylıklar oldu. Hepiniz gibi benimde yüzümde parasız ulaşım fikri gülümsetme yarattı.

Devlet, özellikle zor durumda olan, hasta, başkasının bakımına muhtaç, yoksul ya da kimsesi olmayan yaşlılara karşılıksız yardımda bulunuyor. Kapıda maaş, ucuz konut, bedava bakım, ücretsiz sağlık, özel ambulans gibi hizmetler bu yardımların bir kısmı.

İnsan da ister istemez, günümüz Türkiye şartlarında “ehh bari en azından onlar mutlu olsun” diye içinden geçiriyor.

Türkiye’de mutluluğun bazılarımıza çok uzak olduğu ne yazık ki acı bir gerçek. Her gün maddi mutsuzluklardan dolayı intihar, cinayet, cinnet haberleri geliyor. Bireyler ya kendini öldürüyor, ya da cinnet geçirip sevdiklerini… Üniversite öğrencilerinden bile öğrenimini bırakanların sayısında son beş yılda önemli bir artış kaydedildi. Bu artışın önemli nedenlerinden biri ise yine maddiyat! Geçim sıkıntısı hayatımızı böylesine sarmışken, TÜİK verileri çok da şaşırtmıyor.

Mutlu olduğunu beyan edenlerin oranı, 2018'de yüzde 53,4 olarak kayıtlara geçerken, geçen yıl yüzde 52,4 olmuş. Mutsuz olduğunu beyan edenlerin oranı ise yüzde 12,1'den yüzde 13,1'e yükselmiş. Bana sorarsanız mutsuzluk oranı daha fazla olmalıydı. Çünkü maddi açıdan mutlu bile olsak, her gün işsizlik yüzünden kendi canına zarar vermek isteyen, ekmek parası bulamayan vatandaşlarla aynı ülke çatısı altında yaşıyoruz. Kendimiz mutlu bile olsak, onları bu çaresizliğe ittiğimiz için vicdanlarımızı sorgulamamız gerekiyor. Kadınlardaki mutluluk oranı ise, geçen yıl bir önceki yıla göre değişmeyerek yüzde 57 olarak belirlenmiş. Geleceklerinden umutlu olduğunu beyan edenlerin oranıysa bir hayli şaşırttı! 2019 yılında geleceklerinden umutlu olanların yüzdesi 70’leri buluyor. Öyle beylik sözler edip eleştirmek istemiyorum.Nasıl bir gelecek hayal ettiler bilinmez.

Umut belki de gelecek sayfadadır.