Her biri 138 mm çapında olan bu ince yapılı zillerin ortasında küçük delikler bulunuyor. Muhtemelen ritüel törenlerde kullanılmak üzere üretildikleri düşünülüyor. Zillerin yüzeylerinde neredeyse hiç bozulma olmaması, onların geçmişte özenle saklandığını gösteriyor.
Araştırmayı yürüten ekip, bu keşfi sadece maddi bir bulgu olarak değil, aynı zamanda kadim bir müzik geleneğinin sesi olarak değerlendiriyor. Zillerin yapısı, o dönemin teknolojik becerisinin yanı sıra, kültürel alışverişlere de işaret ediyor.
İndus Vadisi Uygarlığı ile Olası Kültürel Etkileşimler
Bulgular, özellikle İndus Vadisi Uygarlığı ile kurulan olası temaslara dikkat çekiyor. Bu durum, Umman'ın o dönemde sadece bir geçiş bölgesi olmadığını, aynı zamanda zengin bir kültürel etkileşim alanı olduğunu gösteriyor. Keşfedilen ziller, müziğin geçmişte sadece eğlence değil, aynı zamanda dini ve toplumsal işlevler taşıdığını gözler önüne seriyor.
Bu ince metal aletler, insanın binlerce yıl önce bile ses aracılığıyla anlam arayışına çıktığının somut bir kanıtı niteliğinde. Araştırmacılar, bu sessiz kalıntıların ardında yatan sesi ve ait olduğu kültürü daha yakından anlamak için çalışmalarını sürdürüyor.
