DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, gazeteci Fatih Altaylı’nın tutuklanması sonrası yaşanan gelişmelere ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Babacan, süreci hem demokrasi hem de adalet açısından kaygı verici olarak nitelendirdi.
‘’Sizin yorumlamanıza göre ifadelerin anlamı değişir’’
Başkan Babacan konuşmasında, “Fatih Altaylı gizli saklı iş yapan birisi değil. Bu devletin ve milletin aleyhine bugüne kadar çalışmış biri değil. Ülkesini seven, mesleğini en iyi şekilde yapmaya çalışan bir insan. Söylediklerini dinledim, yorumlamaya göre anlam değişir ama biraz ifade özgürlüğü, biraz yorum özgürlüğü olmalı” diyerek Altaylı’nın ifadeleri yüzünden tutuklu olmasına tepki gösterdi.
“Muhalifleri susturma çabası var”
Babacan, yargı sürecinin siyasallaştığını öne sürerek “Bir insanın kullandığı kelime üzerinden niyet okuması yaparak ceza verilmesi hukukla bağdaşmaz’’ ifadelerini kullandı.
‘Sen o kelimeyi kullanırken aklında şu vardı’ diyerek birini tutuklamak ne adaletle ne vicdanla örtüşür’’ ifadelerini dile getiren Babacan, verilen cezanın hukuka uygun olmadığına dikkat çekti.
Ardından konuşmasına devam eden Babacan, ‘’Asıl mesele iktidarın kendisine muhalif olan herkesi sindirme ve susturma çabasıdır’’ diyerek verilen kararın sadece susturma çabası olduğunu vurguladı.
Fatih Altaylı neden tutuklandı?
Gazeteci Fatih Altaylı, sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımda kullandığı ifadeler nedeniyle “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla gözaltına alınmış, savcılık sorgusunun ardından tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Altaylı’nın paylaşımında, hükümet politikalarını eleştiren ifadeler yer almıştı.
Savcılık, söz konusu ifadelerin toplumsal kutuplaşmayı artırabileceği ve kamu düzenini bozabileceği gerekçesiyle tutuklama talebinde bulunmuştu. Altaylı’nın avukatları ise karara itiraz edeceklerini ve müvekkillerinin sadece düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Duruşmada, mahkeme heyeti Altaylı’nın tutukluluk halinin devamına hükmetti ve bir sonraki duruşma tarihini 26 Kasım olarak belirledi. Savcı, gazetecinin ifadelerinin toplumsal huzuru bozabileceği ve Cumhurbaşkanına karşı tehdit barındırdığı görüşünü dile getirdi.
Altaylı’nın savunma ekibi ise, söz konusu açıklamaların demokratik ifade hakkı kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savunarak, tutuklama kararına itiraz edeceklerini açıkladı.
