Japon yatırımcı Takashi Kotegawa'nın inanılmaz ticari hamlesi dünya finans piyasalarını sarsarken, Türkiye'de sosyal medyada “Kayseri zekâsı” yorumları gündeme oturdu. Kâr stratejisi ve sade yaşam tarzı, Kayseri iş kültürüyle benzerlik gösterdiği görüldü.
Finansal başarının sırrı mı, strateji mi?
Ekonomik zekâ ve girişimcilik deyince akla gelen şehirlerden biri olan Kayseri, bu kez binlerce kilometre ötedeki bir finansal başarı hikâyesiyle gündeme geldi. Japonya'nın bireysel yatırım alanında en çok konuşulan isimlerinden Takashi Kotegawa, yalnızca 10 dakikada 17 milyon dolar kazandı. Bu olağanüstü başarı, Türkiye'de sosyal medyada “Bu adam japon olmasa Kayserili olurdu” yorumuna neden oldu.
Bir klavye hatası, bir servet
2005 yılında Japonya’da faaliyet gösteren Mizuho Securities adlı aracı kurumda yapılan bir işlem hatası, Kotegawa'nın hızlı ve doğru kararları sayesinde tarihi bir kazanca dönüştü.
Bir trader, yeni halka arz edilen J-Com şirketinin hisselerini 1 adet yerine 610 bin adeti 1 yen'den satışa sundu. Bu devasa hatayı saniyeler içinde fark eden Kotegawa, neredeyse bedavaya milyonlarca dolarlık hisse satın aldı. İşlem iptal edilemeden tamamlandı ve Kotegawa dakikalar içinde tam 17 milyon dolar kâr elde etti.
Şans mı strateji mi?
Birçok kişi bu kazanımı şansa bağlasa da Kotegawa’nın başarısı, yalnızca bu hataya dayanmıyor. Sadece 8 yıl içinde 13 bin dolarlık sermayesini 150 milyon doların üzerine çıkarması, onun yatırım dünyasındaki yerini sağlamlaştırdı.
Yatırım stratejisi oldukça net:
“En çok düşen, en az sevilen hisseleri al. Ama zamanlamayı grafiklerle belirle.”
Kotegawa, temel analizden çok teknik analizle hareket ediyor. Aşırı satılmış hisseleri tespit edip, kısa vadeli trend dönüşlerinden yüksek kazanç sağlıyor. Genellikle 2 ila 6 gün arasında hisse tutuyor, ancak grafiklerde fırsat devam ederse bu süreyi uzatabiliyor.
Disiplinli, sade ve odaklı
Kotegawa’nın yatırım prensipleri sadece para kazanmak üzerine kurulu değil. Kendisinin en çok bilinen mottosu:
“Borsada amaç para kazanmak değil, doğru oynamaktır. Para zaten oyunu doğru oynayanın olur.”
Onun dört temel tavsiyesi ise şöyle:
1. Odaklanma: Aynı anda 30-70 hisseyle işlem yaparken, yüzlercesini takip ediyor.
2. Ticaret bir oyun: Para değil, strateji odaklı düşünüyor.
3. Sonuç değil süreç: Stratejisine uymayan kârlı işlem bile onun için başarısız.
4. Sade yaşa: Servetine rağmen Tokyo’da mütevazı bir dairede yaşıyor. Lüks tüketimden uzak duruyor.
Bu yaşam tarzı, Kayseri insanının iş ve hayat felsefesiyle birebir örtüşüyor.
Kayseri'nin 6 bin yıllık ticaret genleri
Kayseri’de ticaret, sadece günümüzde değil, binlerce yıl öncesine uzanan köklü bir mirastır. Anadolu’nun en eski ticaret merkezlerinden biri olan Kaniş-Karum, Asurlu tüccarların senetleri, sözleşmeleri ve iş hukuku kurallarını içeren tabletleriyle modern ticaretin temellerini atmıştır.
Günümüzde de Kayseri; Sabancı, Has, Boydak, Özilhan, Hisarcıklıoğlu gibi ticarette iz bırakan ailelerle bu mirası sürdürüyor.
Sanayi, ticaret ve son yıllarda hızla gelişen turizm sektörü ile “Kayserili işini bilir” sözü hâlâ geçerliliğini koruyor. Artık “Kayserili işini takip eder” anlayışıyla daha modern, daha vizyoner bir nesil öne çıkıyor.
