Terör örgütünün yayımladığı sonuç bildirgesinde, silahlı mücadelenin sona erdiği belirtilerek, PKK’nın kendini resmen feshettiği ve silah bıraktığı ifade edildi. Bildirgede ayrıca Türk-Kürt ilişkilerinin yeniden yapılandırılması çağrısı yapıldı.
'Terörsüz Türkiye' süreci ve Bahçeli’nin rolü
Bu gelişme, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısıyla başlayan ve iktidarın “Terörsüz Türkiye” adını verdiği süreç kapsamında gerçekleşti. Sürecin başlamasında, İmralı’dan gelen silah bırakma çağrısı önemli bir dönüm noktası oldu.
Kongrenin nerede yapıldığı ve Abdullah Öcalan’ın mesajının nasıl iletildiği konusunda detay verilmedi. Ancak sonuç bildirgesinde, Öcalan’ın çağrısı doğrultusunda “tarihi önemde kararlar” alındığı ifade edildi.
Süreç nasıl işleyecek?
PKK'nın fesih açıklamasının ardından gözler Ankara’ya çevrildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti’den gelen açıklamalara göre süreç adım adım ilerleyecek. İlk aşamada silahların teslimi ve örgütün tüm unsurlarının feshi bekleniyor.
İkinci aşamada, dağda bulunan ve Türkiye içinde suç işlememiş örgüt üyeleri için yasal düzenlemeler gündeme gelecek. Üst düzey örgüt mensupları için ise üçüncü ülke formülü üzerinde duruluyor. Ayrıca infaz düzenlemeleriyle ilgili çalışmalar da planlanıyor.
Siyasi reaksiyonlar ve kutlamalar
Gelişmeler üzerine Devlet Bahçeli, sürece katkı sunan DEM Partili Ahmet Türk’ü telefonla arayarak kutladı. Ahmet Türk yaptığı açıklamada, “Sayın Bahçeli, bu sürecin hayırlı olmasını diledi. Ben de kendisini kutluyorum. Türkiye’nin geleceği için önemli bir risk aldı,” dedi.
MHP’li Meclis Başkanvekili Celal Adan ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Liderimiz Bahçeli’nin bilgece idaresiyle kan ve kin devri kapanmıştır. Türk milleti kazanmıştır. Bin yıllık kardeşliğimiz daim olsun,” ifadelerini kullandı.
Tarihi bir dönüm noktası
Türkiye’nin en uzun soluklu güvenlik sorunlarından biri olan PKK’nın fesih kararı ve silah bırakması, ülke tarihinde tarihi bir dönüm noktası olarak kayda geçti. Sürecin bundan sonraki aşamalarında atılacak adımlar, hem iç barışı hem de demokratikleşme yolunda önemli belirleyici olacak.
