Kayseri Haber- Kayserili ünlü isimlerden Deniz Akkaya, sosyal medya üzerinden girdiği polemikler ve açıklamalarla sıkça gündem oluyor. Akkaya, son olarak, polislerin gece yarısı evine yaptıkları baskınlar ve sürekli yapılan denetimlere duyduğu rahatsızlığı dile getirerek, bir vatandaşın da sesini duyurmak istedi.
'Sabaha karşı yine bir sabah beş baskını olur bekliyoruz'
Akkaya, sosyal medya hesabından yaptığı uzun paylaşımda, "Bugün HSK şikayeti yapıldı. Bu paylaşım, Facebook’tan sesini duyuramayan bir vatandaşın sessiz çığlığı!" ifadelerini kullandı. Aynı zamanda Türkiye'deki denetimsiz yetkilere karşı hak arayışını sürdürdüğünü belirtti. Akkaya, adalet mücadelesini ve yaşadığı zorlukları şu şekilde anlattı:
"Türkiye Cumhuriyeti’nde denetimsiz yetkilerin iki dudağı arasına bırakılmış vatandaşların sessiz çığlıkları! Cuma günü, bu şahsın özgürlüğümden beni alıkoymasının duruşması olacak. Bu zulmü ve hak arayışımı dürüstçe paylaşmaya devam edeceğim. Bunlar benim vatandaş olarak haklarım. Pek tabii ki gidecek ve bana denetimsiz yetkilerin yaptığı zulüm, birebir şahsım tarafından adalet arayışım için anlatılacak! Perşembe sabaha karşı yine bir sabah beş baskını olur bekliyoruz. Mahkemem olduğu her günün gecesinde sabah beşte evime gelindi! Israrlı bir şekilde sosyal medyada paylaşım yapmanın engellenmeye çalışılması da gözümden kaçmıyor. İnsan haklarına tamamen ters bir şekilde bu zulümü ve hak arayışımı pek tabii ki açık seçik ve dürüstçe paylaşıyorum"
'Hamilelik dönemim stres nedeniyle kanamalı geçiyor'
Akkaya, aynı zamanda hamile olduğunu ve bu süreçte yaşadığı stres nedeniyle sağlık problemleri yaşadığını da belirterek, "Sağ gözümde %40 görme kaybı var, şu an hamilelik dönemim stres nedeniyle kanamalı geçiyor. Bunlara sebep olan herkesin sadece ahirette değil, kanun önünde de yargılanması için elimizden gelen her şeyi yapacağız" dedi.
'Evladımı bu ülkede doğurmak istemiyorum'
Deniz Akkaya, Türkiye'deki hukuk sistemine olan inancını yitirdiğini ifade etti ve şöyle devam etti:
"Damarlarımda akan kana kadar girip, hiçbir şekilde gerçekte hakkı olmadığı halde, tüm maddi kazançlarım, ailevi konularımın içine dalarak özelime tecavüz edildi. Ve bunu daha önce Reza Zarrab davasında hapishaneye para, kadın, rüşvet ve telefon sokan bir avukat müsveddesinin gölgesinde yapılması da ayrı bir konu. Onun da baro şikayeti bugün hazırlanıyor. Bugün yetkililere aynen şu açıklamayı yaptım: Evladımı artık bu ülkede doğurmak istemiyorum. Aile mahkemelerinde nasıl ki dördüncü kez geçici velayet bana verildi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin hastaneleri bana akıl sağlığımın bu şahıslardan daha yerinde olduğu raporu verdi, bu kanunsuzluğu durdurun"