Karanın iddiasına göre Şeker fabrikası yöneticileri BİMER’e yazılan şikâyet dilekçesine Ankara’dan müdahale ederek işleme konulmamasını sağladı. Kayseri Şeker fabrikasında yardım adı altında para toplayan şef ve yöneticilerin baskısı arttığında ise Özlem Kara fabrikadan istifa etmek zorunda kaldığını söylüyor.

Onca şikâyetine rağmen ne devletin yetkilileri, ne de Kayseri Şeker Fabrikası yöneticileri kendisini dikkate almadığını, hatta hayrın olsun verdiğin paralar öğrencilere burs olarak gidiyor diye de teselli edildiğini söylüyor.

Özlem Kara;  "Birçok işçi paralel yapı tarafından mağdur edildiği halde ekmek parası ve işten atılırız korkusu ile şikâyetçi olamıyor. Ben 20142 de Bimer’e şikâyet etmeme rağmen dilekçem işlemden kaldırıldı. Ama bu hafta Cumhuriyet Savcılığına da şikâyette bulunacağım dedi. İşte Özlem Kara’nın 19.09.2014 tarihinde Bimer’ e yazdığı, ancak işleme konulması bir şekilde engellenen şikâyet dilekçesi:

Spor camiasını sarsan ölüm! Susamış ailesinin acı kaybı
Spor camiasını sarsan ölüm! Susamış ailesinin acı kaybı
İçeriği Görüntüle

2004 YILINDA 535 sicil numarası ile Kayseri Şeker Fab. Pan Su Şişeleme Tesisinde 2004-2011 yılları arasında kalite kontrol kimyageri olarak görev yaptım. Tesisin kapanması üzerine 2011 yılında Boğazlıyan Şeker ve Mam. Ent. Tesisinde aynı ünvan ile göreve başladım ve halen devam etmekteyim.

2013 yılının haziran ayında kızım şefim Zeynep ŞIK birgün kimsesiz çocuklar yararına kahvaltı proğramı düzenlediklerini söyledi katılır mısın dediğinde katılırım dedim ve gittim.Bu programdan sonra akşam sohbetlerine katılmaya başladım.Ancak sohbet sonralarında ünv’de okuyan imkanı olmayan öğrencilere yardım için para toplanıyordu.Bu paraları etrafımızdaki insanlardan da yardım olarak toplayabileceğimizi söylediler.İlerleyen zamanlarda her sohbet sonunda para mevzusu olunca ben katılmak istemedim.Bu zamanda da 17-25 aralık olayları olunca ben tamamen geri çekildim.Şefime de gelemeyeceğimi çocuğun dersleriyle ilgilenmem gerektiği şeklinde açıklama yaptım. Yine sadaka veya yardım yapabileceğimi söyledim . Bu durumdan dolayı bana tavır aldığını hissettim . Çünkü her Salı ve Perşembe akşamı için geleceksin değil mi diye sorduğunda çoğu zaman gelemeyeceğimi söylememe rağmen akşam sürekli telefon açıldı. Bundan sonraki süreçte katılımı bıraktım.16,06,2014 tarihinde iki hafta senelik iznime ayrıldım. İzin bittiğinde rahatsızlandım kendisine hastaneye gideceğimi söyledim 5 günlük istirahat uygun görüldü. Zeynep ŞIK’ı  arayarak durumu bildirmeye çalışırken rapormu aldın dedi ve telefonu yüzüme kapattı. Ramazan ayında zekat ve yardım için para istediler bende ayarlayabilirsem verebileceğimi söyledim. 2000 tl öğrenci bursu ve zekat miktarı söylediler. Raporlu olduğum hafta içerisindeki Perşembe günü bana mesaj atarak parayı ayarlayabildin mi senin adına sohbet başkanı Ayşe TACİROĞLU kartından çektirmiş dedi. Pazartesi geldiğimde görüşürüz dedim. Cuma günü telefon açtı ve sen nerdesin diye sordu bende istirahatli olduğumu söyledim tepkisi iyice dinlen önümüzdeki haftada kalan iznini yaptıracağım dedi. Bunun üzerine birim müdürü Hülya Herdem’i aradım söylediklerini söyledim. Pazartesi geldiğinde konuşalım dedi. Aradan 2 saat geçtikten sonra Zeynep ŞIK Hülya HERDEM ile konuşmuşsun sen görürsün oku bakalım anlayabilirsen gibi mesajlar yolladı. Cevap yazmadım kendisine ancak bu mesajları Hülya Herdem e okuttum. Ve durumu aynen anlattım.

Pazartesi işyerine gittiğimde Zeynep ŞIK ın yanına uğradım. Beklemediğim bir tavırla senin ödemen gereken miktarıda ben ödedim dedi ve gitti huzursuzluk olmasın diye ayarlamış olduğum miktarı kendisine verecektim fakat tavrından dolayı vermedim.

Bu huzursuzluktan dolayı birim değişikliği istedim. Ancak Birim Müdürüm Hülya HERDEM yetişmiş elemansın seni başka birime veremem dedi.Bunun üzerine GENEL Md. Yard. Bilal KARAKÖSE ye durumu izah ettim Zeynep ŞIK ile anlaşın bir şey yapamam dedi. Bende anlaşmamız için yardım adı altında istenilen parayı her defasında vermem mi gerekiyor dedim. Yani olumlu bir sonuç alamadım. Yönetim kurulu başkanımız Hüseyin AKAY Bey’e ulaşmaya çalıştım. Özel kalem müdürü Alper HASTA dan randevu talebinde bulundum. Kendisine durumu izah ettim. İstenen parayı vermediğimden dolayı baskı kuruyorlar diyerek şikayetimi dile getirdim. Olayla ilgileneceğini söyledi.

Hüseyin AKAY’a ulaşamadım. Beni telefonla arayarak durumu anlatmamı istedi. Bende anlattım kendisine ilgileneceğini söyledi ancak bir netice çıkmadı. Bu şekilde müdürler ve Başkan olayla ilgilenmeyince Zeynep ŞIK’ın baskıları daha da arttı.

2014-2015 kampanyası başladığında açılış töreninde Kayseri Şeker Fabrikası A.Ş. yönetim kurulu ikinci başkanı Turan ÖZER Bey e durumu izah ettim. O da aynı şekilde ilgileneceğini söyledi.

Kayseri Şeker Fabrikası Genel Müdürlüğü’ne de yazılı dilekçe ile bilgilendirmeme rağmen hiçbir netice alamadım. Bu duruma netice alınamamasının nedeni Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin AKAY’ın ilgisiz kalması nedeniyle olmuştur. Manevi baskının bitirilmesi veya neticelendirilmesi husunda gereğinin yapılmasını arz ederim.” [Haber Merkezi]