Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Bakanlığının 2026 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda milletvekillerinden gelen soruları yanıtladı. Bu yılı “Aile Yılı” ilan ettiklerini hatırlatan Göktaş, Türkiye’nin dört bir yanında vatandaşlarla yaptığı görüşmelerde bu çalışmanın olumlu geri dönüşler aldığını belirtti. Ancak aile kavramına yönelik kimi eleştirilerden duyduğu rahatsızlığı da dile getirdi. Göktaş, “Ailenin korunması ve güçlendirilmesine yönelik attığımız her adım farklı kalıplar altında eleştiri konusu haline de getirildi maalesef bazı kişiler tarafından. Aile kavramı toplumun birleştirici gücü olmaktan çıkarılıp tartışma konusu haline getirilmeye çalışıldı” dedi.
Demografik değişim ve ‘kalabalık yalnızlık’ uyarısı
Türkiye’de yalnızlaşmanın arttığını, bireyselleşme ve sosyal izolasyonun giderek belirginleştiğini vurgulayan Göktaş, özellikle kadınların yaşam koşullarına dikkat çekti. “Şu anda Türkiye'de 2.6 milyon kadının tek başına yaşamakta veya ailesiyle birlikte yaşamakta olduğunu” belirten Bakan, bu kişilerin de aile tanımının bir parçası olduğunu söyledi. Bu noktada gelen eleştirileri hatırlatarak, “Siz onlardan bahsediyor musunuz? Zannetmiyorum” ifadelerini kullandı.
Demografik dönüşümle birlikte hanelerdeki değişimin altını çizen Göktaş, “Ve şu anda Türkiye'de ortalama hane halkı büyüklüğü 3,11’e gerilemiş durumda” dedi. Türk Dil Kurumu’nun 2024 yılı kavramı olarak “kalabalık yalnızlık” ifadesini seçtiğini hatırlatan Göktaş, iletişim ve teknoloji gelişse de insanların daha az iletişim kurar hale geldiğini belirtti.
“Biz aileden dayanışma ve merhameti anlıyoruz”
Aile politikalarına ilişkin eleştirilerin ideolojik bir zemine çekildiğini belirten Göktaş, dünyanın pek çok ülkesinde nüfus politikalarının yeniden düzenlendiğine dikkat çekti. Türkiye’de geçmişte uygulanan nüfus planlamasına da değinen Bakan, 2000’li yıllarda Türkiye’nin 100 milyon nüfusa ulaşacağı yönünde oluşturulan algının yanlış olduğunu söyledi.
Konuşmasında aile kavramına bakışlarını açıkça ifade eden Göktaş, “Siz aileden ne anlıyorsunuz bilmiyorum ama biz aileden dayanışmayı, merhameti anlıyoruz” sözleriyle yaklaşımını ortaya koydu.
Kadın politikalarındaki reformlar
Son 23 yılda kadınların güçlenmesine yönelik çok önemli adımlar attıklarını belirten Bakan Göktaş, anayasa değişikliği ile pozitif ayrımcılık ilkesinin hukuk sistemine yerleştirildiğini ve bunun kadınların hak ve fırsat eşitliği açısından devlet güvencesi sağladığını ifade etti. Göktaş, “Bugün kadınların sesinin daha gür çıktığı, haklarını daha güçlü bir şekilde korunduğu bir Türkiye Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğiyle gerçeğe dönüştü” dedi.
Kadın politikalarının yalnızca Bakanlıkla sınırlı olmadığını hatırlatan Göktaş, tarımdan sanayiye, eğitimden sağlığa kadar birçok alanda kadınları güçlendirmeye yönelik çalışmaların sürdüğünü belirtti. 2022 bütçesinde 39 olan kadın-erkek eşitliğine duyarlı gösterge sayısının 2026 bütçesinde 60’a çıkarıldığını söyledi.
Sosyal yardımlarda yeni dönem: Bütüncül ve aile odaklı sistem
Sosyal yardımların tamamen hak temelli ve şeffaf kriterlere dayalı şekilde yürütüldüğünü vurgulayan Göktaş, keyfi uygulamaların söz konusu olmadığını belirtti. Verilerin anlık olarak bilgi işlem sisteminde güncellendiğini vurgulayarak, “Sen ihtiyaç sahibi sen bana oy kullanmadın. Sana destek vermiyorum mu diye bir anlayış olmadı. Olamaz, mümkün de değil” sözleriyle eleştirilere yanıt verdi.
29 kurumla entegre çalışan Bütünleşik Sosyal Bilgi Sistemi sayesinde başvuruların dakikalar içinde sonuçlanabildiğini hatırlatan Bakan, gelecek dönemde yapılacak reformlara ilişkin olarak, “Dolayısıyla önümüzdeki dönemde sosyal yardım sistemimizi gözden geçirerek daha bütüncül, adil ve aile odaklı bir yapıya dönüştürmeyi hedefliyoruz” dedi.




