Hüseyin Akay'ın, çalışanlarla çiftçileri kafasındaki geleceğe hazırlamak amacıyla Toki'nin elinde bulunan arsayı gerekçe gösterdiğini dile getiren ve gazetemize ortak yazılı bir açıklama gönderen bölge çiftçileri, asıl kafalardaki hesabın, Şeker Fabrikası'nı ilçelerden birine taşıyıp yüzmilyonlarca lira değerindeki fabrika sahalarını imar rantına açmak olduğunu belirterek şunları söylediler;
"Vedat Ali Özışık, Akay'ın bahanesi arsayı bölgeye yaptırılmakta olan hastane binası için 1 lira gibi sembolik bir bedelle Büyükşehir Belediyesi'ne verdi. Madem TOKİ bu arsayı satışa çıkardı, yönetim mahkemeye giderek hibe şartı yerine gelmediği için arsayı geri alabilirdi. Hadi bunu yapmadılar, ihaleye girdiler ve arsayı yeniden satın aldılar. Bu satış iptal edilirken kurumları harekete geçiremezler miydi. Şimdi öğreniyoruz ki, bu arsa birilerine söz verilmiş. Akay ve arkadaşları da, 'madem bu arsa manifaturacılara veriliyor, biz de fabrikayı taşıyıp kalan arsaları konut rantına açalım, büyük paralar kazanalım' hesabına girdiler. Şunu herkesin iyi bilmesini istiyoruz. Çiftçi yeri ve zamanı geldiğinde malına öyle bir sahip çıkar ki, bu mallar üzerinde hesap yapanlar nereye kaçacaklarını şaşırırlar. Sayın Akay ve arkadaşları fabrikanın kapanmasından bahsediyor. Babanızın dükkanını mı kapatıyorsunuz. Eğer bu arsa pürüzünü çözemeyecekse, Sayın Akay ve yönetimdeki arkadaşların derhal istifa ederek kooperatifi genel kurula götürmeleri gerekir. Hiç merak etmesinler, bu çıkmazdan kurumu çıkaracak babayiğitler var ve görev üstlenmeye hazırlar. Demokrasilerde kuraldır, yapamayan gider. Sayın Akay, fabrikayı o kadar küçülttü ki, artış taşınması konuşuluyor. Konya'daki devleşen Şeker Tesislerini gördükçe Kayseri Şeker yöneticileri adına biz utanmaya başladık. "
