Bir kadın, eski sevgilisi tarafından cinsel içerikli görüntüleri üzerinden şantaja uğruyor. Fail, mesajlarında açıkça yazıyor:
“Her yerden silmişsin ama tabletten silmeyi unutmuşsun.”
Bu mesaj, yalnızca bir tehdit değil; suçun itirafı ve delilin yerinin açık adresidir.
Kadın korkmadan, utanmadan savcılığa gidiyor. Yanında avukatı, elinde mesajlar, yüreğinde adalet arayışıyla.
Savcılıktan beklentisi basit: Bu tablete el konulsun, delil karartılmasın.
Ama savcının talimatı öyle değil. Emniyete yazılan yazıda şu cümle yer alıyor:
“Tableti isteyin, getirmezse arama kararıyla alın.”
Evet, yanlış duymadınız.
Savcılık, suçludan suç delilini kibarca rica ediyor.
Sanki mesele, bir nezaket meselesi.
Sanki failin elindeki tablet değil de, komşudan ödünç alınmış bir kitap.
Oysa Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 134. maddesi açık:
“Bilişim sistemlerinde delil bulunması ihtimali varsa, arama ve el koyma derhâl yapılır.”
Yani “önce isteyin, sonra alın” gibi bir seçenek yoktur. Çünkü dijital deliller, saniyeler içinde yok edilebilir.
O tableti vermemesi için failin sadece “sil” tuşuna basması yeterlidir.
Ve işte o anda, adaletin hafızası da silinir.
Bir savcı, elindeki en güçlü yetki olan “arama ve el koyma” kararını kullanmak yerine, delili failin vicdanına emanet ediyorsa, orada adalet değil, ihmalin soğuk sesi yankılanır.
Böyle bir yaklaşım, yalnızca usul hatası değil; mağduru ikinci kez cezalandıran bir kayıtsızlıktır.
Kadınlar, dijital şantaj gibi utanç verici suçların ardından hâlâ adalete güvenmeye çalışıyor.
Ama eğer savcılık bile bu güveni boşa çıkarıyorsa, kim koruyacak mağdurun hakkını?
Failin insafına bırakılmış bir delil, aslında devletin görevini unuttuğu bir delildir.
Bu ülkenin savcıları, “suç delilini getir” demekle değil, “adaleti getir” demekle yükümlüdür.
Bir tabletin içindeki veriler kadar kırılgansa adalet duygumuz, o zaman sorun sadece bir cihazda değil, sistemin belleğinde demektir.
 
             
             
             
             
             
             
                     
         
         
         
         
         
         
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                    