Davaların hepsinde de davayı açan kadın...

Adliye’de bugün ağır cezalar çok yoğun değildi. Bir kaç başımızın halen belası olan, yargıla yargıla bitmeyen, FETÖ davaları dışında dava yoktu.

Ben de adliye içerisinde dolaşırken bir kalabalık gözüme çarptı.

Gittim kalabalığa doğru....

  1. Aile Mahkemesi önü...

Duvarda asılı listeye baktım... Tam 12 ayrı dava yazıyordu. Göz gezdirdim, boşanma, nafaka, velayet davaları gibi bir günde sadece bir aile mahkemesinde 12 dava vardı.

Davacılara baktım, hepsi de kadındı... Davacı kadınlar, davalı kocaları...

Belki şiddetli geçimsizlik, belki kadına şiddet, belki başka bir neden...

Ama çiftler görülüyor ki mutlu değil...

Daha dün Tekirdağ’da boşanma davası açan eşini öldüren koca haberleri gündemi sarstı, ondan bir iki hafta önce eski kocası tarafından katledilen Emine Bulut, Konya’da eşarbı ile boğularak öldürülen başka bir kadın… Daha dahadaha nice kadınlar...

Mutsuz evlilikler, tahammülsüzlükler, geçimsiz aileler ve sonuç mahkeme kapıları...

Boşanma davalarını yediremeyen kocaların kadınları katlettiği cinayetler...

Peki boşanmaların artmasının en büyük sebepleri nelerdir?

Eskiden kadın, dünya üzerinde ayakta durabilmek için önce babasına, evlendikten sonra kocasına, sonra da oğluna muhtaçtı. Bunun da temel sebebi ekonomikti. Şiddete, hakarete, her türlü aşağılanmaya tahammül edip göğüs gererdi kadın…

Daha o zamanlarda boşanmak kadın için korkunç bir şeydi, erkek ise boşanır, tekrar evlenirdi. Belki halen bu durumda olan kadınlar vardır…

Ama şimdiki kadınların tabiri caizse ‘gözü açıldı’, gerekli ekonomik ve sosyal güvenceyi aldıktan sonra, bir de iş kadını ise şiddete, hakarete, aşağılanmaya tahammül etmiyor ve boşanma yoluna başvuruyor. Boşanma aşamasında çoğu kadın yine şiddet görmeye devam etse de hatta öldürülse de boşanma sebeplerinin çoğu (aldatma olayları dışında) erkekleri işaret ediyor.

Küçük bir örnek vereyim, son zamanlarda sıkça karşılaştığım bir durum var. Bırakın evliliği, sevgililik sürecinde dahi bir erkek sevdiği kadına kızdığı zaman ağza alınmayacak küfür ediyor ve kadın da sesini çıkarmıyor, bu ilişkinin evlilik ile sonuçlandığını düşünürsek o evliliğin mutlu sonla bitmesi de mucizedir…

Yani aile eğitimi…

Yani okul eğitimi…

Yani anneye olan saygı…

Yani kısacası kadına olan saygıyı ve sevgiyi yitirmezsek, eminim karşımızdaki de aynı saygıyı ve sevgiyi bize gösterecektir.

Biz kendimizi düzeltmezsek, etrafımızdaki yaşananlardan ders almazsak, yetiştireceğimiz çocuklar da aynı bu olayları yaşayacaktır.

Sevgiyle kalın…