Suyu kaynatıp soğuttuktan sonra yeniden ısıtmanın sağlık için tehlikeli olduğu iddiası, özellikle arsenik ve nitrat birikimi üzerine kurulmuş bir söylentiye dayanıyor. Ancak Avustralya’nın Illawarra bölgesinde yapılan kapsamlı analizler, bu endişelerin büyük ölçüde yersiz olduğunu gösteriyor. Sidney’den Mavi Dağlar’a uzanan alanda toplanan musluk suyu örnekleri, tekrar kaynatmanın sudaki zararlı madde konsantrasyonlarını tehlikeli sınırlara taşımadığını kanıtladı.
pH ve Minerallerde Öngörülen Değişim
Çalışmada, suyun yeniden kaynatılmasının pH’ı hafif alkali tarafa itmesi izlendi. Kalsiyum karbonat bazlı katı madde birikimi litre başına 40 mg’ın altında kaldı, dolayısıyla kireç sorunu minimal düzeyde gerçekleşti.
Florür ve Arsenik Seviyelerinde Artış Yok
Florür düzeyleri, ilk kaynatma sonrası litre başına 0,20 mg’den sonraki işlemde yalnızca 0,23 mg’ye yükseldi. Arsenik ve nitrat konsantrasyonunda kayda değer bir artış rapor edilmedi; değerler sağlık otoritelerinin belirlediği güvenli sınırların çok altında kaldı.
Kurşun ve Diğer Ağır Metaller
Su örneklerindeki kurşun oranı, maksimum izin verilen 0,01 mg/l seviyesine ancak 20 litre art arda kaynatmayla yaklaşacak düzeye geldi. Ev tipi su ısıtıcılarında böyle bir kullanım senaryosu pratikte mümkün görünmüyor.
Tad ve Oksijen Azalması
Tekrar kaynatma, çözünmüş oksijen miktarını düşürerek suya hafif bir “düz” tat verebilir. Mineral dengesi de küçük farklılıklar gösterebilir; ancak bu, sağlık açısından bir risk değil, yalnızca damak tadıyla ilgili bir detay.
Sonuç: Endişelenmeye Gerek Yok
Bilimsel veriler, evde suyu ikinci kez ısıtmanın sağlık üzerinde zararlı bir etkisi oluşturmadığını net biçimde gösteriyor. Musluk suyunu yeniden kaynatırken güvenle kullanmaya devam edebilirsiniz.