Kayseri’de 26–27 Eylül 2025 tarihlerinde düzenlenecek olan Filistin Dayanışma Gecesi’ne dünyaca ünlü Filistinli sanatçı Hani Zurob’tan anlamlı bir destek mesajı geldi. Türk Kızılay iş birliğiyle gerçekleştirilecek organizasyon, sanat ve vicdanın buluşma noktası olacak.
Filistinli ressam Hani Zurob, Kayseri Erciyes Kültür Merkezi’nde düzenlenecek dayanışma gecesine özel olarak kendi sesiyle kaydettiği bir video mesaj gönderdi. Video, Zurob’un eserleri eşliğinde izleyicilerle paylaşılacak. Sanatçının bu jesti, “Sanat asla susmaz” mesajını bir kez daha gündeme taşıdı.
Hani Zurob, mesajında şöyle dedi:
“Bu soykırım biz Filistinliler için yeni değildi, ancak kesinlikle çok daha acımasız. Onurumuzla ve bizzat varoluşumuzla pazarlık ediyor. Fakat direnişte anlam ölümsüzleşir... Türkiye’de, Kayseri şehrinde, Trio Joubran gibi müzisyenlerin katılımıyla Filistin ile bu dayanışma gecesinin düzenlenmesi, bu ülkenin ve bu şehrin davamıza yönelik asil bir insani ifadesidir"
Etkinliğin onur sanatçısı oldu
Etkinliğin ilk gününde Hani Zurob, “onur sanatçısı” olarak sahnede yer alacak. Zurob’un mesajı, gecenin manevi yükünü artırırken, organizasyona olan uluslararası ilgiyi de büyütüyor. Sanatçının katılımı, etkinliğin sadece kültürel değil, aynı zamanda vicdani bir buluşma olduğuna dikkat çekiyor.
Le Trio Joubran Sahne Alacak
Kayseri’deki büyük organizasyonda, dünyaca ünlü Filistinli müzik grubu Le Trio Joubran da sahne alacak. Grup, Filistin’in acılarını ve umudunu müziğin evrensel diliyle dile getirerek katılımcılara duygusal anlar yaşatacak.
Kayseri halkına övgü: Salonlardan önce kalpler açıldı
Zurob, mesajında Kayseri halkına da özel bir teşekkür iletti:
“Salonlarından önce kalplerini sanata, söze ve hakikatin sesine açan Kayseri halkının bu dayanışması unutulmaz.
Teşekkürler Kayseri, teşekkürler Türkiye"
Hani Zurob kimdir?
1976 yılında dünyaya gelen Hani Zurob, Paris’te yaşayan Filistinli çağdaş bir ressamdır. Sanatında sürgün, bekleyiş, hareketlilik ve yerinden edilme gibi kavramları işlerken; kişisel deneyimlerini evrensel ve kolektif Filistin hafızasıyla harmanlamayı amaçlar. Eserlerinde yalnızca estetik değil, aynı zamanda güçlü bir politik ve insani duruş da ön plandadır.
Zurob’un eserleri bugüne kadar Paris’teki L'Institut du Monde Arabe, Bahreyn Ulusal Müzesi, Şam Ulusal Müzesi (Suriye), İngiltere'deki Henry Moore Enstitüsü, ABD’nin Houston kentindeki Station Museum of Contemporary Art ve 2014 Dakar Bienali gibi önemli uluslararası sanat platformlarında sergilenmiştir. 2013 yılında The Huffington Post tarafından yayımlanan “İzlenmesi Gereken 10 Uluslararası Sanatçı” listesine seçilerek uluslararası alanda dikkatleri üzerine çekmiştir.
Sanatçının 2002-2012 yılları arasındaki üretim sürecini ve bu dönemin tarihsel bağlamını anlatan, Kamal Boullata tarafından kaleme alınan ve Black Dog Publishing tarafından yayımlanan Between Exits: Paintings by Hani Zurob (Çıkışlar Arasında: Hani Zurob’un Resimleri) adlı bir monografi, 2012 yılında sanat dünyasına sunulmuştur.
Ayrıca Zurob’un hayatı ve mücadelesi, Jessica Habie tarafından çekilen Mars at Sunrise adlı filme ve *Cannes Short Film Corner 2007’de “En İyi Kısa Belgesel” ödülünü kazanan Meet Me Out of the Siege adlı belgesele de ilham kaynağı olmuştur.
