Türkiye Yeşilay Cemiyeti, Türk dizi ve filmlerinde alkol, tütün ve uyuşturucu kullanımına dair çarpıcı sonuçlar ortaya koyan yeni bir araştırma yayımladı. Araştırmaya göre, Türkiye’de dijital platformlarda yayınlanan yerli yapımların yaklaşık üçte ikisinde bağımlılıkla ilişkili unsurlar yer alıyor. Bu oran, dünya ortalamasının da üzerinde.

Yeşilay, 105 yıldır yürüttüğü bağımlılıkla mücadele çalışmalarına bu kez medya içerikleri üzerinden farkındalık kazandırmayı amaçlayan bir araştırmayla devam etti.

“Video Platformlarındaki Yeni Tehlike: Türk Dizi ve Filmlerinde Alkol, Tütün ve Uyuşturucu Görsellerinin İçerik Analizi” başlıklı bu çalışma, Yeşilay’ın uluslararası hakemli dergisi Addicta: The Turkish Journal on Addictions’ın Eylül sayısında yayımlandı.

tv

Bağımlılık unsurları her üç yapımdan ikisinde var
Araştırma kapsamında 1 Ocak 2023 sonrası yayınlanan, Türkiye’de Türkçe olarak üretilmiş en popüler 10 dizi ve 10 film incelendi. Bu yapımlar, toplamda 304 zaman dilimine bölünerek detaylı bir analizden geçirildi.
Elde edilen bulgular dikkat çekici:

• Alkol unsurları tüm filmlerde tespit edildi.
• Tütün kullanımı 10 filmden 6’sında,
• Uyuşturucu ise 10 filmden 2’sinde görüldü.
• İncelenen sahnelerin %64,47’sinde en az bir bağımlılık unsuruna rastlandı.
• Alkolle ilişkili sahneler %50,3, tütünle ilişkili sahneler %28,9, uyuşturucu ise %0,99 oranında yer aldı.

Araştırmanın en dikkat çekici bulgularından biri ise şu: Hiçbir yapım, bağımlılıkla ilgili içeriklerden tamamen arınmış değil. Yani analiz edilen hiçbir dizi veya filmde, bağımlılıkla ilişkili unsurların hiç yer almadığı bir bölüm bulunmadı.

Nadi̇re Temur (38)

Alkol ve tütün içerikleri “özendirici” biçimde sunuluyor
Yeşilay’ın açıklamasında, araştırmanın yalnızca bağımlılık unsurlarının varlığını değil, bu sahnelerin nasıl sunulduğunu da incelediği vurgulandı. Bulgular, Türkiye’deki yapımların önemli bir kısmında alkol ve tütün kullanımının olumlu veya özendirici bir bağlamda sunulduğunu gösteriyor.

Özellikle başrol karakterlerin sigara ya da içki içtiği sahnelerin sıklığı, bu davranışların normal ve sosyal açıdan kabul edilebilir bir durum olarak algılanmasına yol açıyor. Uyuşturucu kullanımına dair doğrudan sahnelerin az olmasına rağmen, ima edilen veya dolaylı göndermelerin sayısında artış gözlendi. Bu durumun, özellikle genç izleyicilerde riskli davranışları meşrulaştırabileceği belirtiliyor.

‘Lider Çocuk Tarım Kampı’ Kayseri’de sona erdi!
‘Lider Çocuk Tarım Kampı’ Kayseri’de sona erdi!
İçeriği Görüntüle

Dinç: “Her sahne bir zihne dokunuyor”
Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mehmet Dinç, araştırmaya ilişkin yaptığı değerlendirmede medya içeriklerinin gençler üzerindeki etkisine dikkat çekti.
Dinç, “Medya ve dijital platformlar, gençlerimizin davranışlarını ve alışkanlıklarını şekillendiren güçlü araçlar haline geldi. Ancak bu mecralar, zararlı alışkanlıkların normalleştiği alanlara dönüşmemeli” ifadelerini kullandı.

Tv

Dinç sözlerini şöyle sürdürdü:
“Son dönemlerde dizilerde, filmlerde artan alkol, tütün ve madde kullanımı sahneleri, gençlerimizin bu davranışları sıradan bir yaşam biçimi olarak algılamasına neden oluyor.

Yeşilay olarak başlattığımız Bağımsızlık Seferberliği ile farkındalığı artırmayı hedefliyoruz. Medya, yalnızca eğlence aracı değil, aynı zamanda bir sorumluluk alanıdır. Her sahne bir zihne dokunur; bir sahne, bir hayatı değiştirebilir.”

“Ekranlar sadece eğlence değil, sorumluluk alanı”
Yeşilay, medya kuruluşlarına ve dijital platformlara çağrıda bulunarak, içerik üretiminde bağımlılığı özendiren temsillerden kaçınılması gerektiğini vurguladı. Açıklamada, “Sağlıklı toplumların inşası, ekranların sorumluluk bilinciyle kullanılmasıyla mümkündür” denildi.

Kaynak: Nadire Nur Temur