Erdursun, 2520 gün kuralından başvuru adımlarına kadar bir dizi kritik detayın altını çizdi. Bu rehber, emeklilik planı yapanların haklarını tam olarak alabilmeleri için bir yol haritası niteliği taşıyor.
Çalışma hayatının sonunda huzurlu bir emeklilik dönemi geçirmek, her çalışanın en temel beklentisidir. Ancak Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun, bu beklentinin gerçeğe dönüşmesi için bilinçli hareket edilmesi gerektiğini belirtti. Sosyal Güvenlik Kurumu'nun mevzuatı, pek çok çalışanın hak kaybı yaşamasına neden olabilecek hassas detaylar barındırıyor.
Erdursun'un açıklamaları, özellikle emeklilik hakkını elde etmiş ancak başvurusunu henüz yapmamış olanlar için hayati bir zaman çizelgesini ortaya koyuyor. Bu karmaşık gibi görünen yolculukta atılacak ilk ve en önemli adım, kişinin hangi statü üzerinden emekli olacağını doğru bir şekilde bilmesinden geçiyor. Uzman isim, bu konudaki en temel kuralı hatırlatarak emeklilik sürecinin başlangıç noktasını aydınlattı.
Emeklilik Statüsünü Belirleyen Altın Kural Nedir?
Emeklilik serüveninin ilk durağı, hangi sigorta kolundan aylık bağlanacağını belirlemektir. Özgür Erdursun, bir çalışanın SSK, Bağ-Kur veya Emekli Sandığı statülerinden hangisinden daha fazla prim ödemişse, emekliliğinin de o statüden gerçekleşeceğini ifade etti. Bu noktada en belirleyici faktörün, sigortalılık süresinin son 2520 günü olduğu vurgulandı. Bu süre, yaklaşık yedi yıllık bir çalışma dilimini ifade etmektedir. Dolayısıyla, bir çalışanın son yedi yıllık prim ödemelerinin hangi statüde yoğunlaştığı, emeklilik kimliğini de doğrudan şekillendiriyor. Erdursun, bu durumu somut bir örnekle de açıkladı. Örneğin, 1 Nisan 1979 doğumlu ve işe başlangıç tarihi 5 Mayıs 1994 olan bir kişiyi ele alalım. Bu sigortalı, SSK (4A) kapsamında toplam prim gün sayısını 5675 güne tamamlamışsa önemli bir adımı geçmiş olur. Ancak emekli olabilmesi için son 2520 gün priminin en az 1260 gününün SSK'dan yatırılmış olması şartı aranmaktadır. Bu koşul sağlandığında, kişi EYT kapsamında yaş şartına takılmadan emeklilik hakkını elde edebilir.
Hak Kaybı Yaşamamak İçin Başvuru Nasıl Yapılmalı?
Emeklilik statüsü ve gün şartları netleştikten sonraki aşama, resmi başvuru sürecini hatasız bir şekilde tamamlamaktır. Erdursun'a göre bu süreçte atılacak adımlar oldukça net ve sıralıdır. İlk olarak, çalışanın işverenine emeklilik nedeniyle işten ayrılacağını bildirmesi gerekmektedir. Bunun üzerine işveren, Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) çalışanın işten çıkışını "Kod 8 – Emeklilik nedeniyle işten ayrılma" olarak bildirmelidir. Bu bildirim, sürecin resmi başlangıcıdır. Ardından sigortalı, kişisel olarak e-Devlet sistemine giriş yapmalıdır. Sistemde yer alan “Gelir / Aylık / Ödenek Talep Belgesi” menüsü üzerinden yeni bir başvuru oluşturulmalıdır. Bu menüde, başvuru sahibi “Sigortalı / Hak Sahibi” bölümünü seçerek ilerlemelidir. Sonrasında ise talep türü olarak “Yaşlılık Aylığı” seçeneğinin işaretlenmesi gerekmektedir. Başvurunun ilerleyen adımlarında, bağlanacak olan emekli maaşının yatırılacağı bankanın seçilmesi istenecektir. Kişisel bilgilerin doğruluğu teyit edildikten sonra başvuruya onay verilmelidir. Tüm bu adımlar doğru bir şekilde tamamlandığında, ekranda “Emeklilik başvurunuz başarılı bir şekilde gerçekleştirilmiştir” mesajı görülecektir.
SSK ve Bağ-Kur'lular İçin Kritik Tarih: %5 Maaş Kaybı Riski
Başvuru sürecindeki en kritik detaylardan biri de başvuru tarihinin kendisidir. Özgür Erdursun, bu tarihin maaş miktarı üzerinde doğrudan bir etkisi olabileceği konusunda önemli bir uyarıda bulundu. 4C yani Emekli Sandığı mensupları için başvuru tarihinin maaşa bir etkisi bulunmuyor. Ancak SSK (4A) ve Bağ-Kur (4B) kapsamındaki milyonlarca sigortalı için durum tamamen farklıdır. Erdursun, bu iki statüdeki sigortalıların 31 Aralık 2025 tarihine kadar başvurularını yapmamaları durumunda bir kayıpla yüzleşeceğini belirtti. Dilekçelerini 2026 yılına bırakan sigortalılar, bağlanacak olan emekli maaşlarında yaklaşık olarak %5 oranında bir kayıp yaşayabilirler. Bu durum, emekli aylığında kalıcı bir düşüş anlamına gelmektedir. Bu nedenle Erdursun, özellikle 4A ve 4B kapsamındaki tüm sigortalıların, emeklilik hak ediş tarihlerini çok dikkatli bir şekilde takip etmelerinin altını çizdi. Başvuruların hak ediş tarihinden sonra geciktirilmeden yapılması, bu maddi kaybın önüne geçmek için tek yoldur. Erdursun son olarak, tüm emeklilik sürecini planlayanların doğum tarihi, ilk işe giriş tarihi, toplam prim gün sayısı ve son 2520 gün kuralı gibi temel kriterleri dikkatle değerlendirmesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı.
