1908 yılında II. Meşrutiyet’in ilanıyla birlikte gazeteler artık sansür memurlarına gönderilmeden yayımlanabilmeye başladı. Bu tarih, Türkiye’de modern basın özgürlüğünün başlangıcı olarak kabul ediliyor. O tarihten bu yana 24 Temmuz, sadece bir kutlama değil, aynı zamanda ifade özgürlüğüne, kamuoyunun haber alma hakkına ve gazetecilik mesleğine dikkat çekilen bir farkındalık günü olarak da anılıyor.

Kayseri'de yasaklı madde davasında beklenmeyen karar! Sanığın talebi reddedildi
Kayseri'de yasaklı madde davasında beklenmeyen karar! Sanığın talebi reddedildi
İçeriği Görüntüle

Kayseri’de Yerel Basın Hep Güçlü Oldu

Kayseri, her dönem yerel medyanın güçlü olduğu şehirlerden biri oldu. Gerek yazılı basında gerekse görsel ve dijital mecralarda halkın gündemini taşıyan, kamuoyunun sesi olan pek çok gazeteci bu şehirde yetişti. Kayseri’de gazetecilik, sadece haber yazmak değil; aynı zamanda şehre tanıklık etmek, halkın sorunlarına dikkat çekmek, tarihe not düşmek anlamına geldi.
24 Temmuz bu nedenle, Kayseri’de görev yapan basın mensupları için sadece bir bayram değil; aynı zamanda mesleki mücadeleyi hatırlama ve mesleğe iz bırakmış büyükleri anma günü olarak da anlam kazanıyor.

Dördüncü Kuvvet: Medyanın Görevi Sadece Haber Değil

Yasama, yürütme ve yargının ardından, medya da demokratik toplumlarda “dördüncü kuvvet” olarak tanımlanıyor. Görevi yalnızca haber vermek değil, denetlemek, sorgulamak ve kamu yararını gözetmek. Kayseri’deki yerel basın da bu misyonu yıllar boyunca sürdürdü. Belediye meclis kararlarından kamu yatırımlarına, toplumsal olaylardan kültürel gelişmelere kadar şehrin hafızasını oluşturdu. Her dönemde, her şartta halkın haber alma hakkını savunmaya devam etti.

Basın Kayseri (2)

Kayseri Basınının Duayen İsimleri Saygıyla Anılıyor

Bu özel günde, Kayseri basınına uzun yıllar hizmet etmiş, bugün aramızda olmayan kıymetli gazeteciler de unutulmuyor:

Mahmut Sabah: Hürriyet’in Kayseri temsilciliğini yaptı, birçok önemli gelişmeyi ilk duyuran isim oldu. Kayseri'nin basın tarihinde en duayen isimleri arasında yer aldı.

Oktay Ensari: Gazeteciler Cemiyeti’nin kurucu üyelerindendi. Kayseri'nin basın sektörünün duayen isimlerindendi. Meleğe bir çok gazeteci ve yazar kazandırdı.

Veli Altınkaya: TRT, Erciyes TV, Kayseri Olay gibi birçok medya kuruluşunda çalıştı, aynı zamanda akademik anlamda gazeteciliğe katkı sundu. Uzun yıllar Kayseri Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı yaptı.

Hüsamettin Urfalıer: Kaleme aldığı kitapla Kayseri'nin kültürel geçmişini kayıt altına aldı.

Ahmet Mülayim: Ülker ve Kayseri gazetelerinde imtiyaz sahibi olarak görev yaptı, birçok gazetecinin yetişmesine vesile oldu.

Mustafa Aydoğan: Kayseri Deniz Postası'nda yıllarca Yazı işleri müdürlüğü ve televizyon programcılığı yaptı.

Süleyman Keskin: Kayseri’ye 40 yıldan uzun bir süre gazetecilik yaptı. Bu sürüye 6 tane de kitap sığdırdı.

Abdulmecit Avşar: “Satır Arası” adlı haftalık yayını çıkardı. Kayseri basın sektörünün önemli isimlerindendi.

Bu isimler, sadece haberleriyle değil; duruşları, ilkeleri ve şehirle kurdukları samimi bağ ile Kayseri basın tarihinde unutulmaz izler bıraktı. Merhum gazetecilere Kayseri Deniz Postası ailesi olarak Allah’tan rahmet dileriz.

Basın Özgürlüğü ve Mesleki Dayanışma Günü

24 Temmuz, sadece geçmişi hatırlamak değil; aynı zamanda bugün görev yapan gazetecilerin haklarını, karşılaştıkları sorunları ve topluma olan sorumluluklarını da gündeme taşımak açısından önemlidir. Özellikle yerel basının yaşadığı ekonomik zorluklar, dijital dönüşüm süreci, sansür ve ifade özgürlüğü alanlarındaki daralmalar bu özel günde bir kez daha tartışılıyor.
Kayseri’de görev yapan basın mensupları, bu gün vesilesiyle hem mesleki dayanışmayı güçlendiriyor hem de yerel basının ayakta kalması için verilen mücadeleye dikkat çekiyor.

Kaynak: Samet Şifayin