Ev sahibinin açtığı dava, yerel mahkemeden Yargıtay'a uzanan uzun bir hukuk yolculuğuna dönüştü. Bu yolculuğun sonunda verilen karar, kira sözleşmelerinde "erken tahliye" kavramını yeniden şekillendirerek tüm kiracılar için emsal bir nitelik kazandı. Bu, bir evin anahtarlarının erken teslim edilmesinin ne gibi sonuçlar doğurabileceğinin hikayesidir.
Her şey, bir kiracının 2 yıllık kira kontratının bitmesini beklemeden evden ayrılmasıyla başladı. Bu durum üzerine ev sahibi, sözleşme süresi boyunca ödenmesi gereken kira ve aidat bedellerinin tahsili için yasal yollara başvurdu ve dava açtı. Davaya bakan ilk derece mahkemesi, dosyayı incelediğinde sözleşmede yer alan "3 ay önceden ihbar" şartını dikkate aldı. Bu şarta dayanarak mahkeme, davayı kısmen kabul etti ve kiracının belirli bir miktar ödemesine karar verdi. Ancak ev sahibi, bu kararın haklarını tam olarak korumadığını düşünerek tatmin olmadı ve kararı temyiz etme yoluna gitti. Bu temyiz başvurusu, dosyayı ve dolayısıyla milyonların kaderini etkileyecek olan kararı Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'ne taşıdı.
Yargıtay Süreci Değiştirdi: “Erken Tahliye” Tanımı
Dosya Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin önüne geldiğinde, olayın hukuki boyutu yeniden ele alındı. Yargıtay, kiracının kira süresi dolmadan evi boşaltmasını "erken tahliye" olarak nitelendirdi. Bu tanım, davanın seyrini tamamen değiştiren bir temel oluşturdu. Yüksek mahkeme, yerel mahkemenin dayanak yaptığı "3 aylık ihbar" şartının bu durumda geçerli olamayacağına hükmetti. Yargıtay'a göre bu şart, yalnızca kira sözleşmesinin süresi tamamlandıktan sonra yapılacak fesihlerde uygulanabilirdi. Süresi dolmadan yapılan haksız bir tahliye için bu maddenin bir koruma sağlamadığı belirtildi.
Emsal Karar ve “Makul Süre” Sorumluluğu
Yargıtay, nihai kararında kiracının sorumluluğuna dair net bir çerçeve çizdi. Karara göre kiracı, evi haksız yere erken boşalttığı için bir dizi yükümlülük altına giriyordu. Yüksek mahkeme, kiracının, boşaltılan evin benzer koşullarda yeniden kiraya verilebileceği "makul süre" boyunca kira ve aidat ödemekle yükümlü olduğuna hükmetti. Bu karar, milyonlarca kiracı ve ev sahibi için emsal niteliği taşıyor ve artık bir standart oluşturuyor. Hukuk uzmanlarına göre bu karar, kiracılar açısından oldukça uyarıcı bir rol oynuyor. Artık kontrat süresine uymayan kiracılar, ev yeniden kiralanana kadar kira ve aidatları ödemek zorunda kalacak.
