Erciyes Üniversitesi, son zamanlarda Kayseri’de 2 can alan kene yapışmasından dolayı meydan gelen Kırım Kongo Kanmalı Ateşi için aşı geliştirdiklerini belirtti. Koronavürüs döneminde Türkovac aşısının mucitlerinden olan Prof. Dr. Özdarendeli ise yeni aşının bu yılın sonlarında insanlar üzerinde denenebileceğini belitti.
Havaların ısınası ve yaz aylarının gelmesi ile birlikte Kayseri’nin Tomarza ilçesinde kene vakalarında artışlar meydana geldi. Kene yapışmasının neden olduğu Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’nin 22 can aldığı Kayseri’de, şehrin gururu Erciyes üniversitesi2ndenn ise sevindirici bir haber geldi.
20219yılında baş gösteren Koronavirüs salgınında TÜRKOVAC aşını geliştirerek büyük bir başarıya imza atan ve şu anda ERÜ bünyesinde görevine devam eden Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, kenenin neden olduğu KKKA aşısı ürettiklerini ve bu aşının 2025 yılı sonlarında insanlar üzerinde denenmeye başlaması ihtimalinin olduğunu duyurdu.
Erciyes Üniversitesi Aşı Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, "2015'te Türkiye'de ilk Aşı Merkezi olarak kurulduk ve geçen sene de Aşı Araştırmaları ve Geliştirme Enstitüsü olduk. Hacettepe'den sonra ikinci enstitüyüz bu konuda Türkiye'de. Burada yaklaşık 4 tane post ağımız var, 4 tane doktora öğrencimiz var, bunun yanında master öğrencilerimiz var. 15 kişilik bir aşı grubu olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Aşı enstitüsü olmak gerçekten önemli; sadece aşı konusunda geliştirme ve üretimin yanında aynı zamanda yetişmiş insan gücü noktasında faal bir noktaya geldiğimiz zaman hem yetişmiş insan gücü açısından hem de önemli aşıları belirli noktaya getirip geliştirme açısından önemli bir kurum olduğumuzu ve daha da ilerleyeceğimizi düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Yıl sonunda insan faz çalışmaları başlayabilir!
Uzun süredir Kırım Kongo aşısı çalışmalarının devam ettiğini ve her şeyin yolunda gitmesi durumunda yıl sonuna doğru insan faz çalışmalarına başlamayı düşündüklerini ifade eden Prof. Dr. Özdarendeli, "Uzun süredir çalışıyoruz bu konuya, TÜBİTAK Projesi ile 2015 yılında başlamıştık. O zaman belirli bir noktaya gelmişti ama araya 2019'un sonunda covid pandemisi ortaya çıkınca yaklaşık 4 yıl kadar ara vermek zorunda kaldık.
Şimdi 1 yıldan beri tekrar Kırım Kongo ile ilgili aşı çalışmaları devam ediyor. Şuanda zaten Sağlık Bakanlığı'nın desteklediği 2023 yılında çıkan bir projemiz var, Kırım Kongo'ya karşı rekombinant aşı. Gayet güzel sonuçlar alındı. Şuanda insan faz çalışmalarına geçmek için son birkaç deney yapıyoruz, özellikle zararsızlık ve toksikoloji deneyleri var. Onları da en kısa zamanda bitireceğimizi düşünüyorum. Tabi neticede bir araştırma yapıyoruz, her şeyin yolunda gitmesi halinde bu yılın sonunda faz çalışmasının başlayabileceğini düşünüyorum" dedi.
Bölgede yaşayan insanları rahatlatacağız!
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’nin neden olduğu rahatsızlık ve ölümlerin bölgedeki milyonlarca insanın rahatlatacağını duyuran Özdarendeli, "Bu grip aşısından farklı bir aşı. Kenelerin özellikle aktif olduğu dönemlerde mevsimsel bir aşıdan ziyade 2 doz bir aşı ve sonrasında belki birkaç yıl sonra ilave bir dozla insanları koruyabileceğimizi düşünüyorum. Her sene bu aylarda maalesef ciddi vakalar var ve maalesef vatandaşlarımızı kaybediyoruz.
Ülke olarak da aşı konusunda covid-19 pandemisinde kendimizi gösterdik. Kırım Kongo bizim üzerinde çok çalıştığımız bir aşı ve bu bizim ülkemiz için ciddi bir sağlık problemi. Her sene bu konuyla ilgili bir takım açıklamalar yapıyoruz ama artık konuşma değil yapma zamanı. Ülkemize bu aşıyı yapmak bizim borcumuz. Kırım Kongo'nun görüldüğü 3-4 milyon insanın yaşadığı belirli bölgeler var. Umuyorum o insanlara en güzel şekilde aşıyı yapıp, inşallah o bölgedeki insanları rahatlatacağız diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Ülkemize bu aşıyı en kısa zamanda armağan edeceğiz!
Kırım Kongo aşısında çalışan ilk grup olduklarını ve en kısa sürede aşıyı armağan edeceklerinin altını çizen Prof. Dr. Özdarendeli; "Bu konuda çalışan gruplar var ama Kırım Kongo konusunda çalışan ilk grubuz. Belirli bir noktaya kadar geldi, birkaç testin de yapılması gerekiyor. Artık vakit kaybetmememiz gerekiyor.
Bir irade koyup gerçekten buraya kadar gelmiş olan bu çalışmayı artık insan faz çalışmalarına biran önce ulaştırarak aşıyı en kısa zamanda ülkemizin hizmetine sunmamız gerekiyor. TÜBİTAK projesi ile başladık, şimdi Sağlık Bakanlığı TÜSEB'in desteğiyle gidiyor. Bu desteklerin ben süreceğini ve en kısa zamanda bu aşıyı ülkemize armağan edeceğimizi düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Herhangi acil biri durumda farklı bir aşı için hazırız!
Erciyes Üniversitesi Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü olarak çeşitli platformlarda aşı altyapıları olduğunu belirten ve herhangi acil bir durumda yeni aşı çalışmalarına başlayabileceklerini söyleyen Özdarendeli, “Cumhurbaşkanlığı Strateji Daire Başkanlığı tarafından desteklenen bir altyapı projesi var, belirli bir noktaya geldi. Şartlara göre hangi noktalarda, nasıl stratejik aşılarla ilgili çalışabiliriz, araştırabiliriz bunlar yapılacak. Aynı zamanda enstitü olduğumuz için aşı araştırma ve geliştirme konusunda insan kaynağına ihtiyacımız var, bunları yetiştirmeyi düşünüyoruz. Ülkemizde aşıyla ilgili çalışan gruplar var, onlarla işbirliği halinde devam ediyoruz.
Covid aşısını bitirdik, çok güzel sonuçlar aldık ve ülkemiz uzun yıllar sonra kendi aşısını üretebildi. Artık bu donanıma ülke olarak sahibiz. Şuanda bizim en büyük odak noktamız Kırım Kongo'ya karşı aşı geliştirmek. Ama yeni virüsler çıkıyor, yeni hastalıklar çıkıyor. Burada çok farklı aşıların platformlarının yapıldığını ve temelinin atıldığını söyleyebilirim. İnaktif aşıdan rekombinant aşılara kadar. Herhangi bir acil durum noktasında bizler farklı aşı platformlarını kullanarak hazır bir şekilde çalışmalarımıza devam ediyoruz" dedi.
