Daha cansız bedenlerini toprağa gömülmeden, sosyal paylaşım sitelerinde yine yer bildirimi yarışı başlattık. Bir taraftan yediğimiz ya da yiyeceğimiz yemekleri fotoğraflayıp paylaşırken, diğer taraftan İç Anadolu'nun tek temalı parkı olan Anadolu Harikalar Diyarı içerisinde bulunan eğlence merkezi Mazakaland'da çılgınlar gibi eğlendik. Daha o korkunç faciada 'sedye kirlenmesin' diye çizmelerini çıkarmak isteyen abinin utangaçlığı gözlerimizin önünden gitmezken, sadece bayrakların yarıya inmesi olmayan milli yas dediğimiz olayı anlayamadık. Bir taraftan Soma ve tüm Türkiye'de birbirimize kenetlenmek yerine birbirimize girerken, bir taraftan acılı anne, baba, eş, kardeş ve çocukları çabuk unuttuk. Tatili yas tutarak geçirmek yerine, Kayserispor'u yenen Fenerbahçe'nin şampiyonluğunu kutlayarak tatile başladık. Faciada bir abimizin 'Beni bırakın, Murat abiye bakın, onun eşi hamile' dediği Murat abiyi düşünmek yerine, Haftasonu planları yaptık. Mazakaland'da hızlı tren önünde kuyruklar oluşturduk, Discovery'de çığlıklar atarak stres attık. Dilimiz, Soma'da şehit olan madencilerimiz için birer metre ara ile açılan mezarlıkları gördükçe 'Yüreğimiz yanıyor' dedi; bedenimiz, eğlence merkezlerinde, alışveriş merkezlerinde çılgınlar gibi eğlendi. Affet bizi SOMA, affedin bizi madenci şehitlerimiz, acılı ailelerimiz affedin bizi, yine sınıfta kaldık.
