Halk arasında “istifçilik” olarak bilinen dispozofobi hastalığı hakkında uyarılarda bulunan Psikolog Selver Yazıcı, bu durumun çoğu zaman fark edilmeyen psikolojik bir problem olduğunu vurguladı. Yazıcı, özellikle yaşlı bireylerde yalnızlık hissinin bu hastalığı tetikleyebileceğine dikkat çekerek, "Yalnız kalma korkusu, insanların çöpe bile bağlanmasına neden olabiliyor" dedi.

Kompulsif biriktirme hastalığı olarak da bilinen dispozofobi, kişilerin kullanılamaz veya değersiz eşyaları atamama durumu olarak tanımlanıyor. Bu hastalık zamanla bireyin yaşam alanını daraltıyor ve ciddi sağlık ile güvenlik sorunlarına yol açabiliyor. Psikolog Yazıcı, “Kırık oyuncaklar, eski kıyafetler, kullanılmayan poşetler gibi eşyalar biriktirilmeye başlanıyor. Önce baza altları, sonra koltuk arkaları, odalar, hatta koridorlar doluyor. Süreç ilerlediğinde evler adeta çöp eve dönüşüyor" diye konuştu.

kayseri pisikolog

Kayseri Şehir Hastanesi'ndeki programa yoğun ilgi! İl dışından gelenler dikkat çekti!
Kayseri Şehir Hastanesi'ndeki programa yoğun ilgi! İl dışından gelenler dikkat çekti!
İçeriği Görüntüle

'Bu insanlar kaybetmekten korkar'

Yazıcı, dispozofobinin altında çoğunlukla kaybetme korkusu, yalnızlık hissi ve geçmişte yaşanan kıtlık bilinci olduğunu belirtti. “Bu kişiler, genellikle kırık bir çöp parçası ile bile bağ kurabiliyor. O eşyalarla duygusal bağ geliştirdikleri için atılmalarına izin veremiyorlar. Etraflarındaki insanlar temizlik yapmak istediğinde ciddi kaygı ve üzüntü yaşıyorlar” dedi.

Bu durumun yalnızca obsesif kompulsif bozukluğu (OKB) olan bireylerde görülmediğine değinen Yazıcı, genetik faktörlerin ve çocukluk döneminde yaşanan maddi yoksunluğun da etkili olabileceğini vurguladı. Gençlerde de görülebileceğini söyleyen Yazıcı, ebeveynlerinde biriktirme alışkanlığı olan gençlerin zamanla benzer davranışları sergileyebileceğini belirtti.

'Tedaviye genellikle çevreleri zoruyla gelirler'

Dispozofobinin, hastalar tarafından genellikle bir problem olarak görülmediğini ifade eden Yazıcı, "Bu kişiler kendi başlarına psikolojik destek aramaz. Genelde aile bireyleri ya da komşular gibi yakın çevreleri tarafından terapiye getirilirler" dedi.

Hastalığın tedavi sürecine ilişkin de bilgi veren Yazıcı, psikoterapiyle kişinin geçmiş travmalarının, biriktirme davranışının ne zaman ve neden başladığının araştırıldığını belirtti. İleri vakalarda ise psikiyatrik destek ve ilaç tedavisi gerekebileceğini söyledi.

Kaynak: İHA