Yakın geçmişteki hainlerin 15 temmuzdan sonra bu seferde asıl eller farklı maşalar ile ülkede kaos yaratmakta ısrarcı olmaya devam ediyorlar bu maşalar temel gıda maddeleri satışları üzerinde de mikser görevi yapmaya başladıkları son zamanlar da herkes tarafından gözlenmiştir.

Bu eller döviz ile vatanımızı vurmayı denediler lakin yurdum insanı dik duruşunu sergiledi ve yıkılmadı baktılar olmuyor yaşamak için gerekli olan meyve sebze soğan patates de oyunlara başladılar. Üreticiden bir liraya çıkan bir mal tüketicinin mutfağına yedi liraya giriyor ise bu işte bir yanlışlık var demek gerekiyor.

Tanzim satışlar şimdilik İstanbul ve Ankara da faaliyete başlamış olup pazarlar ile nere de ise yarı yarıya fark la halka satış yapmaktadır.Gelelim marketlere marketler bakliyatta deterjanda raflarını dahi yüksek paralara kiralayarak satış yapmakta idiler şimdi temizlik ürünlerine de tanzim satışlarda rastlanacağından market ve pazar ve hal esnafı illaki kendilerine çeki düzen vereceklerdir demem odur ki kimse devletten daha büyük değildir. Tanzim satışlar kalıcı değil geçici bir çözüm olarak hayatımızda yerini alacak gibide gözüküyor asıl çözümün benzinde mazotta ve gübrede ki fiyatların aşağı çekilmesi ile olacaktır.

Kışın yaz sebzeleri illaki seralarda yetişmektedir seracılık yapan çiftçinin temel giderleri minimize edilirse ve aracısız hal ve pazara aktarılır ise gider az olunca satıcıda fahiş fiyatlarla tezgaha koymazsa toplum rahatlayacaktır.

Hayata geçen bu tanzim satışların sattıkları malzeme kalemlerinin artması ve vatandaşımızın bir nefes alması konusunda toplumun bakışının çok güzel olacağı kanaatindeyim .

Biz şimdilik iki ilde hayata geçen tanzim satışların tüm ülke sathında var olmasını umut etmekten başka bir düşüncemizin olmadığını varsayalım. Ve hoş geldin Tanzim Satış diyelim.Lakin şunu da unutmamak lazım yaz sebzesi yazın kış sebzesi kışın yenmeli yani kışın sera ürünlerine pekte itibar edilmemeli diyorum

Bu arada siyasete de dokunmadan geçemeyeceğim.

Cumhur ittifakında sanki dengeler biraz değişecek gibi gözüküyor .

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, "Bugüne kadar yaptığımız uzlaşmayı, bu hafta iki parti lideri tekrar görüşecek. Şer ittifakının ön plana çıktığı her ili, her noktayı tekrar değerlendireceğiz. Mesela Iğdır örneğini verebiliriz. Bu gibi yerler tekrar gözden geçirilecektir."

Demesi ile toplumun gözü kulağı yapılacak olan yeni düzenlemeye çevrildi gibi gözüküyor.

Yani Cumhur ittifakı en ince ayrıntıları gözden kaçırmayacağa benziyor bu da gerek AK partinin gerekse MHP'nin yaptırdığı anketler in neticesinde ince eleyip sık dokuyarak rakiplerin güçlü olduğu yerlerde Cumhur ittifakı ortaklarının hangisi güçlü ise onun adayı etrafında kenetlenerek seçimlere sanki sıfır hata ile girileceğe benziyor.

31 Mart seçimleri her ne kadar yerel yönetim seçimi de olsa ülkemizin Beka sı için ayrı bir önem arz etmektedir durum böyle iken elbette başkan adayları ve teşkilatlar vatandaşın gönlüne girecek çözüm getirecek projeleri bir bir açıklamak gereği duyacaklardır.

Seçime 45 gün kala gerek yerelde gerek tüm ülkede nelerin olacağını izleyip göreceğiz.

Her vatandaşın mutlaka gidip oyunu kullanması vatanına olan borcudur diyorum.Taraf olmayan bertaraf olur.

Kalın sağlıcakla..

Çağrı Furkan UMDU