Vatandaşların mutlaka avukatlarla sözleşme yapmasını öneren Avukat Metin Polat, “Zira sözleşme bir ispat vasıtasıdır. Bu sözleşme ile hem avukat hem de vatandaşın elinde kendini koruyucu bir belge bulunmaktadır. Bu belge kesin delil niteliğindedir” diye konuştu.
Ofisinde bizleri misafir eden Avukat Metin Polat ile hem keyifli hem de okuyucular için çok yararlı yaptığımız röportajımız sizlerle..
SORU: İlk olarak kendinizi tanıtır mısınız?
AV. METİN POLAT: 1984 yılında Kayseri'de doğdum. Liseye kadar Kayseri'de okudum. Sırasıyla Bilkent Üniversite'si Hukuk Fakültesi'nde lisans, Melikşah Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde yüksek lisans yaptım. Şimdi ise Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde doktora yapıyorum.
İDEALİST BİR AVUKAT
SORU: Avukatlık mesleği idealleriniz arasında var mıydı?
AV. METİN POLAT: Avukatlık mesleği üniversite tercihi yapana kadar tercihlerim arasında yoktu. Tercih zamanı gelince ailemin ve dershane hocalarımın yönlendirmesiyle hukuk fakültesini tercih ettim. Mesleğe başladıktan sonra Türkiye'nin içinde bulunduğu koşulları da gördüğümde idealist bir avukat olarak ne kadar doğru bir yönlendirme yaptıklarının farkına vardım.
“AVUKATLIĞIN EN ZOR KISMI MÜVEKKİLLERDEN PARA İSTEMEK”
SORU: Mesleki deneyimleriniz mi sizi kitap yazmaya yönlendirdi?
AV. METİN POLAT: Aslında biraz mesleki tecrübe biraz da avukatların yaşadıkları problemlerden esinlenerek bu kitabı yazmaya yöneldim. Staj yaparken yanında çalıştığım bir avukat, avukatlığın en zor kısmının müvekkillerden para istemek ve istenilen parayı tahsil etmek olduğunu söylemişti. Mesleğe başladığımda ise gerçekten bu durumun ne kadar zor olduğunu bizzat müşahade ettim. Zira normal bir buzdolabı veya başka bir ürün alırken bile insanlar sözleşme yapıyorken, haklarını aramak için başvurdukları avukatlarıyla sözleşme yapmıyorlar. Bu durum ise avukatın ve vatandaşın zararına olmaktadır. Şöyle ki avukat müvekkili ile sözleşme yapmazsa ve müvekkil ödeme yapmazsa her yıl Barolar Birliği tarafından belirlenen asgari ücret tarifesinde belirtilen ücret kadar isteyebilir. Bu durumda avukatın aleyhine bir durum oluşmaktadır. Örneğin, avukat 5.000 TL'ye anlaştığı bir boşanma davasında ücret sözleşmesi yapmazsa ve bu ücreti tahsil edemezse daha sonra açacağı davada yalnızca Baro ücret tarifesinde yazan ücret kadar ücret talep edebilecektir. Baro ücret tarifesinde ise boşanma davaları 1.500 TL olarak gözükmektedir. Görüldüğü üzere artık avukatın 3.500 TL gibi zararı oluşacaktır. Dolayısıyla bu gibi durumların oluşmaması için meslektaşlara ve vatandaşlarımıza yol göstermesi açısından bu kitabı yazmaya yöneldim.
“AVUKATLIK SÖZLEŞMESİNDE ÜCRET” KİTABINDA NELER VAR?
SORU: Yeni kitabınız “Avukatlık sözleşmesinde ücret” ismiyle yayınlandı. Kitabınız hakkında bilgi verir misiniz?
AV. METİN POLAT: Kitabımızda avukatlık sözleşmesi kurulmasıyla birlikte tarafların artık bir sözleşme ilişkisi içerisine girdiğini bu sözleşme ilişkisi dolayısıyla artık tarafların bir birlerine karşı bir kısım yükümlülükleri olduğunu belirttik. Bununla birlikte avukatlık sözleşmesinin aslında avukatın müvekkiline karşı birçok yükümlülüğü olduğunu, bu yükümlülüklerini yerine getirmediği takdirde cezai, hukuki ve disiplin sorumluluklarının olduğunu bu durumun ise avukatlar ve vatandaşlar tarafından bilinmediğini kitabımızda ele aldık. Kitabımızda son olarak avukat ile vatandaş arasında problem çıkması durumunda bu problemin nasıl çözümleneceğine ilişkin bilgilere yer verdik.
“AVUKATLIK SÖZLEŞMESİ YAPILMASINI TAVSİYE EDERİZ”
SORU: Her insanın hayatında avukatlara ihtiyacı olur. Avukat ile müvekkil arasında ücret konusunda anlaşmazlık oluyor ve çoğu avukat ücret alamadığı için davadan vazgeçiyor. Örneğin, bir avukat müvekkili ile anlaşmasına rağmen parasının bir kısmını alamadığı için davadan vazgeçmiş. Avukatlık sözleşmesinde, parayı alamayınca davadan vazgeçilmesi gibi bir madde var mı?
AV. METİN POLAT: Aslında avukatlık sözleşmesinin kurulmasıyla yani avukatın bir dosyaya vekalet sunmasıyla birlikte avukatlık sözleşmesi artık kurulmuş sayılır. Ücret alamayan avukat istifa ederek tam ücreti talep edebilir. Bu durum uygulamada pek bilinmemektedir. Avukatlar bir davaya girdikten sonra ücret alamazsa isterse dava açarak isterse icra takibi yaparak anlaşmış oldukları tüm ücreti talep edebilirler. Bu bakımdan avukatın dosyadan istifa etmesinin sonuçları gerek avukat gerekse müvekkil için çok önemlidir. Bu durumun önüne geçmek için bile avukat ile müvekkil arasında avukatlık sözleşmesi yapılmasını tavsiye ederiz. Zira sözleşmede ödeme planı, yapılacak işin detayı ve niteliği gibi konular ele alınacağı için vatandaşın ve avukatın korunması ancak bu yolla olabilir.
SORU: Avukatlık sözleşmesini iki tarafa da borç yükleyen bir sözleşme olduğunu dile getirmişsiniz. Bunu biraz açar mısınız?
AV. METİN POLAT: Avukatlık sözleşmesinin kurulmasıyla birlikte müvekkilin avukata karşı ücret ödeme borcu doğmaktadır. Bu müvekkilin asli borçları arasında yer almaktadır. Bununla birlikte müvekkil avukata davayla ilgili doğru bilgi ve belgeleri vermekle yükümlüdür.
Avukat ise müvekkiline davayla ilgili gelişmeleri ve olası sonuçları bilgilendirme, müvekkilinin işini özenle görme, müvekkilinin sırlarını saklama ve müvekkilinin işini yapma gibi borçları bulunmaktadır. Bu bakımdan avukatın müvekkiline karşı bu gibi borçları olduğu gibi müvekkilin de avukata karşı borçları bulunmaktadır. Dolayısıyla sözleşmenin kurulmasıyla birlikte artık iki tarafda bir birine borçludur.
SORU: Avukatlık ücretine tüm masraflar dâhil mi?
AV. METİN POLAT: Avukatlık ücreti avukatın yalnızca emeğinin karşılığı olarak istediği ücrettir. Fakat uygulamada avukatlar bu ücreti her şey dahil talep edebildikleri gibi avukatlık ücreti artı masraflar şeklinde de talep edebilmektedir. Burada önemli olan avukatla müvekkilin anlaşmasıdır.
AVUKAT POLAT, ŞİDDETTEN YAKINDI
SORU: Avukatlara psikolojik veya fiziksel şiddet uygulanıyor mu?
AV. METİN POLAT: Avukatlar gerek kendi müvekkilleri gerekse davanın karşı tarafı tarafından zaman zaman psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kalabilmektedir. Avukatı müvekkili gece gündüz demeden arayabilmekte ve her türlü psikolojik şiddete maruz bırakabilmektedir. Bunun dışında bir kısım vatandaşın gözünde avukat sanki davada tarafmış gibi kabul görmekte ve o doğrultuda davanın taraflarının ve yakınlarının karşı tarafa beslediği kin ve nefreti avukata da yöneltilmektedir. Hâlbuki avukatlık profesyonel bir meslektir ve avukat yalnızca müvekkilinin çıkarlarını korumak için hareket etmektedir. Dolayısıyla bu durumu sindiremeyen kişiler avukatı darp etmeye kadar işi götürmektedir. Sırf bu yüzden bir kaç yıl önce Kayseri'de bir avukat haciz yaptı diye bıçaklanmıştır.
“SÖZLEŞME DELİL NİTELİĞİNDEDİR”
SORU: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
AV. METİN POLAT: Öncelikli olarak gazetenizde bana yer ayırdığınız için çok teşekkür ederim. Vatandaşların mutlaka avukatlarla sözleşme yapmasını öneririm. Zira sözleşme bir ispat vasıtasıdır. Bu sözleşme ile hem avukat hem de vatandaşın elinde kendini koruyucu bir belge bulunmaktadır. Uyuşmazlık çıkması durumunda bu belge kesin delil niteliğindedir.
Keyifli ve bir o kadar da faydalı açıklamalarınız için teşekkür ederiz.
