Türkiye, deprem riski yüksek bir ülke olarak bina güvenliği konusunda önemli bir adım attı. Resmi Gazete’de yayımlanan yeni yönetmelik, bina hasar tespit süreçlerini kökten değiştiriyor. Özellikle deprem sonrası verilen yıkım kararlarının yüzeysel incelemelere dayandırılması eleştiriliyordu. Yeni düzenleme, bu sorunu çözmek için mühendislik hesaplamalarını zorunlu kılıyor. Vatandaşlar ve uzmanlar, bu değişikliği memnuniyetle karşılıyor.

Bilimsel Temellere Dayalı Tespit

22 Haziran 2025 tarihli ve 32934 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Afetler Sonrası Bina Hasar Tespiti Yapılmasına İlişkin Genel Kurallar Hakkında Yönetmelik” ile hasar tespitleri artık 6 bölüm ve 36 maddeden oluşan mühendislik kriterlerine göre yapılacak. Binaların performans analizleriyle değerlendirileceği belirtiliyor. Bu yöntem, yapıların gerçek güvenlik durumunu ortaya koyacak. Yönetmelik, özellikle yapı denetimli binalarda hasar kararlarının psikolojik değil bilimsel temellere dayanmasını sağlayacak. Bu düzenleme, bina güvenliği konusunda daha güvenilir sonuçlar elde edilmesini hedefliyor.

Bu illerde oturana büyük şans: 9 bin lira ödeyerek ev alacaklar
Bu illerde oturana büyük şans: 9 bin lira ödeyerek ev alacaklar
İçeriği Görüntüle

Eleştiriler Yeni Düzenlemeyi Tetikledi

Deprem sonrası yeni binalara detaylı inceleme yapılmadan yıkım kararları verilmesi, vatandaşlar ve meslek odaları tarafından yoğun şekilde eleştirilmişti. DAİMFED Malatya Şube Başkanı İnşaat Yüksek Mühendisi Kadircan Esen, 1 Haziran 2024’te düzenlediği basın toplantısında bu konuya dikkat çekmişti. Esen, “Yeni binaların birçoğuna detaylı analiz yapılmadan yıkım kararı verildi. Bu yaklaşım hem mühendislik bilimine aykırı hem de milli ekonomiye büyük zarar verecek niteliktedir. Bir binaya sadece yüzeysel gözlemle, birkaç çatlak ya da dökülmeye bakarak karar verilmemeli. Aynı şekilde dışarıdan hasarsız gibi görünen bazı eski binaların da statik performansı yetersiz olabilir. Yani her sağlam görünen bina güvenli değildir. Bizim önerimiz, bu tespitlerin mühendislik analizlerine ve performans değerlendirmelerine dayandırılmasıdır. Bu konuda teknik raporlarımızı defalarca ilgili kurumlara ilettik” demişti. Bu açıklamalar, yeni yönetmeliğin hazırlanmasında etkili oldu.

STK’lardan Destek

Esen’in açıklamalarının ardından Malatya ve diğer deprem bölgelerindeki sivil toplum kuruluşları da benzer görüşleri dile getirdi. Ekonomik ömrü olan binaların bilimsel dayanak olmadan yıkılmasının yanlış olduğu vurgulandı. STK’lar, yıkım kararlarının mühendislik analizlerine dayandırılması gerektiğini savundu. Yeni yönetmelik, bu talepleri karşılayacak şekilde düzenlendi. Bu adım, hem vatandaşların güvenini artırmayı hem de ekonomik kayıpları azaltmayı amaçlıyor.

Yeni Dönemin Getirdikleri

Yönetmelik, bina hasar tespitlerinde daha şeffaf ve bilimsel bir süreç öngörüyor. Performans analizleri, binaların gerçek durumunu ortaya koyarak yanlış kararların önüne geçecek. Yapı denetimli binalarda hasar tespitlerinin bilimsel verilere dayandırılması, vatandaşların güvenini artıracak. Yeni düzenleme, deprem bölgelerinde daha güvenli bir yaşam alanı oluşturmayı hedefliyor. Uzmanlar, bu yönetmeliğin bina güvenliği konusunda yeni bir standart oluşturacağını belirtiyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ