Kayseri Barosu’nda görev yapan Avukat Muhammed Üftade, işveren, işçi ve işyeri arasındaki hukuki boyutlar hakkında çeşitli bilgiler paylaştı. İşverenlerin “denetleme” haklarından da söz eden Av. Üftade, “İşverenlerin günümüzde ofis içerisinde kamera ile izleme hakları var” dedi.

Kayseri Barosu avukatlarından Muhammed Üftade, işverenlerin işçiyi belirli sınırlarla izleme hakkına sahip olduğunu belirterek, “İşverenlerin özellikle günümüzde odalarda ya da ofis içerisindeki kameralarla izleme, denetim gibi belli başlı hakları var. Fakat bu haklar hiçbir şekilde sınırsız değil. Anayasa’nın 20. maddesi gereğince özellikle özel hayatın gizliliği ilkesi dahilinde hepsi belli bir sınıra dayanmaktadır.

İş Verenler (3)

Bu sınırlamaların en büyük ilkelerinden bir tanesi ölçülülük ilkesidir zaten. KVKK’nın 4. maddesinde de belirtildiği üzere bu veri işleme hukuka uygun, belli bir denetimli, hukuka uygun ve dürüstlük çerçevesinde yapılmasından bahsediliyor. Örneğin tuvalet veya soyunma odası gibi yerlerde izlemenin yapılmaması gerekiyor. En önemlisi bu izlemenin ne kadar yapılacağı ve yapıldıktan belli bir süre sonra silinmesi gerekliliğinden bahsediliyor. Örnek vermek gerekirse, özel güvenlik mevzuatında bu izlemelerin 30 gün sonra silinmesi gerektiğinden bahsedilir” şeklinde konuştu.

Kayseri'de bir pazar yeri bin dert: Vatandaşların tek gündemi geçim sıkıntısı!
Kayseri'de bir pazar yeri bin dert: Vatandaşların tek gündemi geçim sıkıntısı!
İçeriği Görüntüle

Avukat Tülü, işçilerin izleme ve dinleme hususunda bilgilendirilmesi gerektiğini söyleyerek, "Veri işleme işlemlerinde de en önemli hususlardan bir tanesi de işçinin açık rızasının alınması gerektiğidir. Burada bahsettiğimiz, işçiye bu durum bildirilmeli ve onun rızası alınmalıdır. Fakat burada işverenler açısından düşünecek olursak burada sadece açık rızaya dayanmamalıdır. Çünkü işverenler daha üst konumda oldukları için, işçiler işimi kaybedeceğim korkusuyla rıza verirlerse ki çoğu zaman bu düşünülmektedir. İşverenler sadece açık rızaya dayanmamalıdır.

İş Verenler (4)

Kanun hükmü ve aynı zamanda işverenin meşru menfaati ilkesine de dayanmalılar. Bu ikisine dayandıkları zaman hukuki zemine daha düzgün ve daha denetime elverişli olacaktır. Açık rızanın yanında aynı zamanda işçiler bilgilendirilmelidir. Onlara aydınlatma metinleri okutulmalıdır. Hangi alanlarda, hangi konulara yönelik ve ne zamanlarda dinlenildikleri, izlenildikleri konusunda işçilerin aydınlatılmaları gerekmektedir. Zaten burada bir izleme, denetim yapılacaksa en önemli şey de şeffaflıktır" dedi.

İş Verenler (5)İşverenin çalışılan ortak alanlarda işçileri izleme ve denetleme hakkı olduğunu söyleyen Tülü, "Bu hususla alakalı olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin belirlediği 3 tane soru var. Bu 3 sorudan birincisi "çalışanlarınızı izlediğinizi çalışanlarınız biliyor mu?", ikinci soru "Bu izlemede meşru menfaatiniz var mı?" ve üçüncü soru da "Meşru menfaatiniz ile çalışanların özel hayatının gizliliği hususunda bir denge var mı?". Eğer biz bu 3 soruya da ‘evet ‘ cevabını verebiliyorsak, bizim denetim ve işçilerimizi izleme gibi bir olanağımız var. Ancak bu sorulardan herhangi birine ‘hayır’ cevabını veriyorsak böyle bir hakkımız yok. Yani işçilerimize seslenmek gerekirse, iş yerinde ve çalıştığınız ortak alanlarda işlerinizle ilgili hususlarda işvereninizin sizi denetleme ve izleme gibi bir hakkı var" ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA