Dernek binasında gazetemize özel açıklamalarda bulunan Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Kayseri Şube Başkanı Ali Yavuz, 7 Haziran seçiminden sonra terör örgütü ile çözüm süreci adı altında bir çok terör örgütüyle oturulduğunu, müzakere ve anlaşma yapıldığını söyledi.
"TERÖR ÖRGÜTÜ ŞIMARDI"
Başkan Yavuz, terör örgütüne taviz verildikçe terör örgütünün şımardığını ve her türlü tavizkar tutumundan vazgeçmediklerini belirterek, "Sokaklarda gösteri yaptılar, polisimize askerimize hakaret ettiler. Çözüm sürecine zarar gelmesin diye polisimiz, askerimiz hiçbir müdahale de bulunmadı ve güvenlik güçlerimiz zor durumda kaldı. Bu bizleri Şehit Aileleri ve gazileri çok üzdü. Sonuç olarak da 7 Haziran seçiminden sonra Şanlıurfa'daki patlamadan sonra 2 polisimizin evinde hunharca şehit edilmesinin ardından Adıyaman'da Kayserili hemşehrimiz uzman çavuş şehit edildi. Çözüm süreci bitti, beton döküldü diyerek hükümet terörle mücadele etmeye başladı. Bizim istediğimizde buydu. Yani terör örgütüyle müzakere yerine, mücadele edip oradaki sivil kökenli vatandaşlarımızı terör örgütünden ayrıştırarak, onları koruma altına alıp terörle mücadele edilmediydi" diye konuştu.
"OPERASYONLAR İSTEDİĞİMİZ GİBİ"
Şuan yapılan terörle mücadelenin kendi istedikleri doğrultuda olduğunu ifade eden Yavuz, "Tam istediğimiz doğrultuda yapılmıyor ama yüzde 90'ı bizim istediğimiz doğrultuda yapılıyor. Özel harekatçı polislerin, jandarmanın askerlerimizin, orda terör örgütüne karşı birebir mücadele ederek olumlu sonuçlar almaya başladılar. Dağlıca'dan sonra bir grup özel harekatçımız telsizlerini kapatarak Dağlıca'nın intikamını almak için gidip Kandil'de 100'e yakın teröristi imha ettiler. Bize imkanlar verilirse, önümüz açılırsa askerimizin polisimizin yapamayacağı bitiremeyeceği hiçbir olay yok. Yeter ki önüne engel olunmasın, barikatlar kurulmasın. Askerimizin, polisimizin bunun üstesinden geleceğine inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
"PKK, SİVİL HALKI KULLANIYOR"
Başkan Yavuz, doğunun belli bir kısmında Cizre'de, Sur'da, Silopi'de, Mardin'in Derik ilçesinde terör örgütünün güçlerinin oraya yığdığını ve güvenlik güçlerine karşı haince tuzaklar kurduğunu hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sokaklarda terör örgütü PKK'nın sempatizanı belediyelerden de destek alarak belediyenin kepçesiyle, dozeriyle orada barikatlar, hendekler kuruyorlar. Buradaki yaşayan sivil kökenli vatandaşımızın da canına kastederek onları askerimizin, polisimizin önüne atıp, güvenlik güçlerimize tuzak kurmaya çalışıyorlar. Devletimiz güçlü ve onların oyunlarına gelmeden, sivil vatandaşlara zarar vermeden terör örgütü PKK'yı yağdan kıl çeker gibi imha ediyor. Diyarbakır'ın Sur ilçesinde her gün bir şehit haberi alıyoruz. Bu şehit haberleri bizleri üzüyor. Her gün ciğerlerimiz yanıyor. Ama bu vatanımızın ilelebet yaşayabilmesi için vatan savunması yapan polisimiz, askerimiz şehit olacaktır ama güvenlik güçlerimiz mücadele ederken siyasi kanat sivil toplum kuruluşları dimdik destek olacaklar. Destek oldukları sürece yapamayacağımız hiçbir şey yok."
"DOKUNULMAZLIKLARI KALDIRILSIN!"
Terör örgütüne destek veren partinin milletvekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını isteyen Yavuz, o milletvekillerinin dokunulmazlık zırhına bürünerek Meclis'te ve o bölgede askerin, polisin önüne çıktığını belirtti. Yavuz, dokunulmazlıklar ile ilgili de açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Son olarak iki siyasi parti kamp yaptı. İktidar partisinin kampında biz isterdik ki cumhurbaşkanımız olsun, başbakanımız olsun bu terör örgütünü destekleyen, sözcülüğünü yapan milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması gerektiğini söylüyorlardı. Biz de bunu destekliyorduk ama maalesef kamptan çıkan sonuç o bölgedeki milletvekillerini dinlemişler. Dinleme sonucunda dokunulmazlıkların kaldırılmaması, kaldırılırsa ortalığın daha çok karışacağını söylemişler. Zaten karışmış, karışacağı kadar. Bir an önce bunların terör örgütü suçuna karışan kişilerinde dokunulmazlıklarının kaldırılarak cezalandırılmasını istiyoruz."
Başkan Yavuz, bu ülkeyi hiç kimsenin bölemeyeceğini, terör örgütünün tamamen yok olana kadar operasyonların sürmesini beklediklerini ifade ederek, "Biz etle tırnak olmuşuz. Kürdü, Türkü kız alıp, kız vermişiz. Bizi ayırmaya çalışanları temizlememiz lazım. Bizi kimse bölemez. Türkiye'de Kürt sorunu yok, terör örgütü sorunu var. Terör örgütünün ele başıyla, sözcüleriyle siyasi kanadıyla müzakere edilmeden, konuşulmadan mücadele edilmesini istiyoruz. Onların hadlerinin bildirilmesini istiyoruz" şeklinde sözlerini noktaladı.
