Zafer Partisi Kayseri İl Binasında yapılan basın açıklamasına İl Başkanı Serap Altuntaş , partililer ve gazeteciler katıldı.
Zafer Partisi Kayseri İl Başkanı Serap Altuntaş ; Başta Genel Başkanımız Ümit Özdağ olmak üzere sığınmacı ve kaçakların ülkelerine dönmesi gerektiğini söyleyen kişilere karşı günlerdir yapılan saldırılara dün bir yenisi daha eklenmiş olup Zafer Partisi Kayseri İl Başkanlığı olarak basın açıklaması yapma zorunluluğu hissettiklerini söyledi.
Serap Altuntaş yapmış olduğu konuşmasında şunları söyledi ; '' Ülkemizdeki örtülü istila, artık neredeyse açık işgale dönüşmüştür. Türkiye' ye geldikleri günden bu yana topluma ve yasalara uyum sağlama yerine gettolaşarak kendi bildiklerini okuyan, devletimizin KIT ekonomik kaynaklarını sömüren geçici sığınmacılarla ilgili bazı detayları hatırlatmakta fayda görüyoruz.
Çok sayıda çocuk ve yetişkin kaçırıp fidye istediler
Sayısız sokak kavgalan yaptılar
Gasp çeteleri ile vatandaşlarımızı gasp ettiler,
K.Maraş sığınmacı kampında isyan ederek konteynerları yaktılar
Suriye'nin kuzeyinde bayrağımızı yaktılar !
Adana sığınmacı kampında olaylar çıkardılar, Kayseri Göç İdaresinde yangın çıkarıp isyan ettiler !
515 isminde Arap çetesi oluşturarak hırsızlık, yağma, kavga vs. olayları ve yine sayısız taciz-tecavüz vakalarına karıştılar, uyuşturucu kaçakçılığı, satışı, kullanımı suçlarını işlediler
Ayşegül Aydın, Emirhan Yalçın, Ercan Kimsesiz, Batuhan Parlak gibi gençlerimiz bu kişilerce öldürüldü!
Sadece Kayseri'de son bir yıl içerisinde 2000'i aşkın DAEŞ üyesi Suriyeli hakkında işlem yapılmıştır. Daha korkunç olanı ise bunların sadece tespit edilenler olması, Uyuyan hücreler halinde kaç teröristin emir beklediğini bilemiyoruz!
Suriyeli sığınmacılar geçtiğimiz günlerde Türkiye'de öldürülen bir Suriyeli'nin cenazesi sonrası ise "biz de kan dökeceğiz" diye kin kusan paylaşımlarda bulunuyorlar; Ki bu vatan kaçkınlarının gerçek yüzleri ortaya çıkarmaktadır.
En son noktada ise, bu istilaya karşı çıkan Zafer Partisi Genel Başkanı Sayın Prof. Dr. Ümit Özdağ'ın tutuklanması çağrısı yapmaları ve 12-17 Eylül arası için Türkiye'de çalıştıkları yerlerde iş bırakma tehdidinde bulunmaları olmuştur !
Aziz Türk Milleti bilmelidir ki bu hainler, Saray kurumlarının ve Türk düşmanlarının Genel Başkanımız Ümit Özdağ'a olan nefretinden cüret buluyorlar! Fakat her birini ülkelerine gönderene dek mücadelemiz Millet adına sürecektir!
Ülkemizde bizi tehdit edip Devlete, Millete ve Türk siyasetine meydan okuyanlara da seslenmek istiyoruz: HADDİNİZİ BİLİN! Türk düşmanı satılık kalemlere ve yolun sonundaki iktidara güvenmeyin!
Millet gereğini sandıkta yapacak ve Zafer Partisi sandıkla birlikte artık bu çığırından çıkan ihaneti sonlandıracaktır!
İş bırakma, grev, demokrasilerde çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebidir. Anayasal haktır! Anayasa'ya ve Türk Hukuku'na aykın olarak vatanımıza çöreklenenler ise siyasi taleplerle, vatanseverleri hedef alarak işverenleri tehdit ediyorlar.
Türk Milleti'nin iradesine meydan okuyorlar. Siyasetimizi dizayn etmeye kalkıyorlar! Hadlerini hukuk içinde bildireceğiz. Bir numaralı Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle seçimden sonra derhal hepsini göndereceğiz.
Bunları ucuz iş gücü olarak görüp Türk işçisi yerine işe alanlara da bir söz söylemek istiyoruz; Bu tehdidin sadece bir başlangıç olduğunu görün! Işyerlerinizle ve ticaretinizle ilgili en kritik zamanlarda bu vatansızlar hak, hukuk, ahde vefa tanımayacaklardır. Şartlar oluşunca iş bırakmanın çok ötesinde zararlar görürsünüz! Türk vatandaşlarını çalıştırın ve gerekiyorsa kendiniz biraz daha fazla çalışın...
Bilinmelidir ki biz Suriyelilerin, Afganların emek sömürüsü ile insanlık dışı koşullarda çalıştırılmalarına da karşıyız. Biz milyonlarca Suriyeli, Afgan, Pakistanlının vatanlarına insani koşullarda dönmelerini istiyoruz.
Ancak, hem ülke kaynaklarımızı kurutup hem de Türk Siyasetine, Türk Devletine, Türk Milletine, Türk İşverenine rest çekenlere ise "canınız cehenneme" diyoruz!
Suriye iç savaşının çıkış noktası ufak bir eylemle başlamıştı. Bir kıvılcım ateş topuna ve yangına dönüştü. Suriyeli toplumu çok çabuk provoke olabilen kontrolsüz bir toplumdur. Türkiye için ise bugün Suriye iç savaşı koşullarından çok daha büyük bir tehdit oluşmuştur. Bunu AKP görmek istemese de biz biliyoruz ve bunun olmasına izin vermeyeceğiz '' dedi.
