Türkiye’de milyonlarca çalışanın gözü kulağı, 2026 yılında uygulanacak yeni asgari ücret tutarında. Ekonomik koşulların sık sık değiştiği bir süreçte çalışanların alım gücü baskı altında kalırken, yeni ücret belirleme dönemi geniş bir kesimin gündeminde yer almaya devam ediyor. Mevcut yıl boyunca herhangi bir ara artış yapılmayan asgari ücret, yalnızca ocak ayındaki zamla güncellenmişti.
Bu nedenle yeni yılda belirlenecek artış, hem çalışanların geçim maliyetlerini hem de işverenlerin planlamalarını doğrudan etkileyecek. Merkez Bankası’nın yıl sonu enflasyon raporlarında yaptığı revizyonlar, zam oranlarına ilişkin beklentileri belirgin şekilde yukarı çekti. Ekonomistlerin değerlendirmelerine göre, tahmin aralıklarının genişlemesi 2026 asgari ücretinin önceki senelere kıyasla daha yüksek seviyelerde belirleneceğine işaret ediyor. Enflasyonun yıllık bazda yukarı yönlü seyrinin devam etmesi, hesaplamalara net bir etki yaratıyor.
Enflasyon Tahminleri Zam Oranı İçin Referans Niteliğinde
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın son raporunda yer alan projeksiyonlar, asgari ücret hesaplamalarının temel göstergesi olarak değerlendiriliyor. Raporda yıl sonu enflasyon beklentilerinin bir önceki dönem tahminlerine göre yukarı yönlü güncellenmesi dikkat çekti. Yüzde 25–29 bandı olarak belirtilen öngörülerin yüzde 31–33 seviyelerine çıkarılması, zam oranını doğrudan yukarı taşıyabilecek önemli bir değişiklik olarak yorumlanıyor. Uzmanlar, bu güncellemenin ücret belirleme komisyonunda masaya gelecek en kritik parametrelerden biri olacağını belirtiyor.
Asgari ücret zammının yalnızca çalışanların maaşlarını değil, özel sektördeki yan haklar, sosyal yardımlar ve kıdem hesaplamaları gibi pek çok kalemi etkilediği biliniyor. Bu nedenle enflasyon verisindeki her değişiklik, milyonlarca kişiye yansıyacak sonuçlar doğuruyor. Önümüzdeki aylarda netleşecek verilerle birlikte zam pazarlıklarının seyrinin daha da belirginleşmesi bekleniyor.
Dört Ayrı Zam Senaryosu Masada
2026 yılı için yapılan hesaplamalar, farklı enflasyon ihtimallerine göre dört ayrı zam senaryosunu ortaya koyuyor. En düşük artış olasılığı yüzde 24 seviyesinde bulunurken, bu hesapla asgari ücretin yeni yılda 27 bin liranın üzerine çıkması öngörülüyor. Daha yüksek projeksiyonlarda ise yüzde 31, yüzde 32 ve yüzde 33’lük artış oranları dikkate alınıyor. Bu üç senaryonun her biri, asgari ücretin 29 bin lira seviyesine yaklaşması ya da bu seviyeyi aşması ihtimalini ortaya çıkarıyor.
Özellikle yüzde 33’lük hesaplamada, en yüksek artış tahminiyle ücretin 29 bin lirayı geçen bir rakama ulaşması bekleniyor. Bu tahminler genel bir çerçeve sunarken, nihai kararın enflasyonun aralık ayında açıklanacak son verilerinden sonra şekilleneceği hatırlatılıyor. Aynı zamanda, hükümetin zaman zaman uyguladığı refah payı desteğinin gündeme gelip gelmeyeceği de belirsizliğini koruyor. Bu olası ek düzenleme, ücretlerin tahmin edilen seviyelerin de üzerine çıkmasına yol açabilir ve çalışan kesimin alım gücünü bir miktar daha destekleyebilir.
