Erdursun'un kuruşu kuruşuna yaptığı bu hesaplama, sadece bir rakam farkını değil, aynı zamanda emeklilerin alım gücünde yaşanan dramatik erimeyi de ortaya koydu. Bu hikaye, Temmuz 2025'te cebe giren ile girmesi gereken arasındaki farkın hikayesidir.

Yılın her Ocak ve Temmuz ayı, emekli maaşlarının güncellendiği, umutların ve endişelerin iç içe geçtiği bir zaman dilimidir. Ancak bu güncellemelerin temelini oluşturan enflasyon verileri, uzun bir süredir kamuoyunda hararetli tartışmalara neden oluyor. İşte bu tartışmaların odağında, Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun’un yaptığı dikkat çekici bir çalışma yer alıyor. Erdursun, resmi kurum TÜİK’in verileri yerine, alternatif bir ölçüm sunan ENAG (Enflasyon Araştırma Grubu) verilerini baz alsaydı ne olacağını masaya yatırdı. Bu basit ama etkili karşılaştırma, emekli maaşlarındaki potansiyel kaybın boyutunu net bir şekilde ortaya koydu. Uzman ismin çalışması, rakamların ardındaki gerçek yaşam koşullarına bir ayna tutuyor.

Tl 118

Cüzdana Girmeyen 6.457 TL’nin Öyküsü

Özgür Erdursun’un yaptığı hesaplamanın sonuçları oldukça çarpıcı. Temmuz 2025 itibarıyla en düşük emekli maaşı, TÜİK verileri referans alınarak 16.881 TL olarak belirlenmişti. Ancak Erdursun, aynı dönem için ENAG enflasyon oranları kullanılsaydı, bu rakamın 23.338 TL olması gerektiğini kuruşu kuruşuna hesapladı. Aradaki bu 6.457 TL'lik fark, en düşük maaşı alan bir emekli için %38,6 oranında bir kayba tekabül ediyor. Uzmanlar, bu oranın emeklilerin temel ihtiyaçlarını karşılama ve insanca yaşama standartlarını sürdürme kabiliyetini ciddi şekilde zayıflattığını belirtiyor. Bu tablo, maaş zammı tartışmalarının neden sadece yüzdelik oranlardan ibaret olmadığını gösteriyor.

Maaş Arttıkça Büyüyen Kayıp Makası

Türkiye'ye bir banka daha geliyor: İşte şaşırtıcı ismi
Türkiye'ye bir banka daha geliyor: İşte şaşırtıcı ismi
İçeriği Görüntüle

Erdursun'un analizinde dikkat çeken bir diğer önemli nokta ise, maaş skalasındaki adaletsizlik oldu. En düşük emekli maaşında yaşanan %38,6'lık kayıp endişe vericiyken, daha yüksek maaş alan emeklilerde durum daha da vahim bir hal alıyor. Hesaplamalara göre, maaşı en düşük emekli maaşının beş katı olan üst gelir grubundaki bir emeklinin yaşadığı kayıp oranı %235’e kadar çıkabiliyor. Bu durum, sadece taban aylığa yapılan iyileştirmelerin, maaş grupları arasındaki dengeyi sağlamak yerine, makası daha da açtığını ortaya koyuyor. Uzmanlara göre, adil bir düzenleme için maaş skalasının tamamını gözeten bütüncül bir yaklaşım gerekiyor. Gözler şimdi, benzer tartışmaların yaşanması muhtemel olan Ocak 2026 zammına çevrilmiş durumda.

Kaynak: Haber Merkezi